8
Yorum
20
Beğeni
5,0
Puan
752
Okunma
Kaside-i Kelâm
Sözü güzel, özlü söyle
Örseleme, bükme öyle
Mâna yüklü bir küheylân
Dolaştırma, çekme öyle
Sözün latîf, makbûl olsun
Hem dinleyen ibret alsın
Sehl-i mümtenî de gerek
Her dem zihinlerde kalsın
Çal ulemâ kapısını
Tahkim eyle yapısını
Sözü hikmetlerle süsle
Alsın gönülden pasını
Çok misal sözü gezdirir
Ehl-i ilmi pek bezdirir
Vakit yetmez, mevzu bitmez
Bu hal pâyeni çizdirir
Hakkı söyle, atıp tutma
Has kelâma, maval katma
Her söz sahibini tanır
Dönüp tükürdüğün yutma
Kelâmın harsla boyansın
İlminle canlar uyansın
Bilmediğinden uzak dur
Varsın avam câhil sansın
Ma’lûmat-füruşluk yapma
Temel hedeflerden sapma
Göz temasını unutup
Dinleyicilerden kopma
Kendini övüp savrulma
Kibir odunda kavrulma
Tevâzu hatipte süstür
Densiz entellerden olma
Kinâye, teşbih ve mecâz
Berrak lisan hem de î’câz
Hiç şüphesiz duyacaktır
Dinleyenler sonsuz bir haz
Söze kin garaz yüklenmez
İftira, gıybet eklenmez
Hamd ve salavat yok ise
O sözden hayır beklenmez
İdris Esen, Nisan, 2020, Erenköy
5.0
100% (10)