1
Yorum
9
Beğeni
5,0
Puan
629
Okunma
İNŞİRAH
İçimi ısıtan bir bardak dumanı burnunda,
Tavşan kanı çay.
Ellerimi sırılsıklam eden,
Ellerinin sıcaklığını getirir aklıma
Ve hatta bir pazar kahvaltısında
Sofranın olmazsa olmazı
Sıcak bir ekmek de bile rastlayabilirim sana
...
Müsaadenle önce bir sigara,
Bir çay,
Çorak dudaklarım
Azıcık nemlensin.
Genzim harlansın
Unutursam ciğerim yansın
Lakin unut derse Mevla
Kulu ne yapsın
Ne acıdır ki
Ömrümün en güzel günlerin de sen varsın
Sağ baştan
Sol başa
Üşenmedim saydım
Hangi yolları yürümem gerek varmak için sana
Yahut silinir mi hafızam
Vursam şu deli başımı taştan taşa
....
Dinlemeyi bil
Gerçek bu
Sağır sultan dedikleri duydu
Ulaştı feryadım figanım arşa
Dinlemeliydin
Ne ederim de dökerim içimi
İnlemeyip
Susmak mı
Boşaltır bu iltihabı
Sanmam,
Asla.
....
Burda herşey tamam gibi de
Sen eksiksin
Sen eksiksen herşey eksik bir nevi
Kim ne bilsin ?
Hangi serde sırsın
Hangi âmâ da fer
Hangi lâl da dilsin ?
Başım feda yoluna
Puslu gözüm
Dilsizdir dilim
Seni yazmak bildiğim tek ilim
Anlıyor musun
Katiyen
Sanmam
.....
Sen anlamazsın
Olsun ben yine de yorulmam.
Ayaklarım sabittir ve sapmayacak yolunda
Yarım,yanında
Yârim yarımda
Şiddetli bir sancısın
Yârim solumda
......
Ağla
Yaşında durulurum,
Gülümse
Gamzende boğulurum.
Acizdir ellerim
Saçlarında kördüğüm.
.....
Çayımı tazeler misin ?
Beyaz bir kağıt ver
Yak aslanım yak
Harlansın ciğerin
Bu sevda dediğin
Çok beyazı karalar
Çok sigara yaktırır
......
Ki yakındır
Gönlüme inşirah nakşedince Yaradan
Kurtulacağım
Gençliğimi siyaha boyayan bu yaradan.
5.0
100% (3)