Yanalerik köyünden Boz Ali’nin bir günlük evli olan oğlu İsmail’in askerlik pusulası gelir. Babası Boz Ali diğer oğlu Hasan’a der ki! oğlum İsmail’i yanına al birilikte Kozan’a gidin askerlik şubesinden sülüsünü alın yolcu eyle gel der.

İsmail, anası babası kardeşleri akrabaları köylüleriyle vedalaşır ama daha bir günlük hanımından ayrılması çok zor olur, ağlaşırlar, sızlaşırlar, helalleşirler ve vedalaşırlar düşerler yollara.

Bir zaman sonra Kozan’ a gelirler askerlik şubesine müracaatlarını yaparlar gerekli incelemeler yapılır bir durumdan dolayı ertesi yıla ertelenir İsmail’in askerliği.

Hasan der ki, kardeş İsmail sen köye dön evimize, eşine , işine bak ben bir iş bulup biraz çalışır gelirim der ve cebindeki on lirayı verir. İsmail köye Hasan da Kozan da çalışmak için kalmak üzere ayrılırlar.

Bu hadise yaşanırken o civar da celeplik yapan yani büyük- küçükbaş hayvan alıp satan Feke Çataloluk köyünden Çapar Ali görür ve içine bir kurt düşer der bu çocuk askere gidecekti gidemedi parası var bunun paralarını alayım der.

İsmail yola çıkar Kozan’dan bir müddet gittikten sonra arkasından takip eden Çapar Ali yetişir selam verir tanışırlar yoldaş olup birlikte giderlerken Kozan Andıl köyünden yukarı Kabaktepe ile Özbaşı- Kasımlar köyü arasındaki Çatak mevkii Hu deresine gelirler. Çapar Ali İsmail’e der ki sen buradan gide dur ben bir öküz almıştım şu ileride bağlı ben gideyim getireyim de gidelim der.
bir müddet uzaklaştık sonra silahını çeker ve İsmail’e ateş eder, İsmail habersiz arkadaş beni vurdular diye bağırır bunu duyan Çapar Ali bir kaç el ateş daha eder ve İsmail’i oracıkta öldürür cebindeki on lirayı alır İsmail’i oracıkta bir derenin içine kuma gömer.

Diğer yandan köyde yakınları İsmail’i askere gitti diye beklerken Hasan da gelmez ararlar sorarlar Hasan bir müddet sonra eve gelir.
Hasan der ki
- İsmail nerde?
-Yakınları derler oğlum İsmail askere gitmedi mi?
-Yok gitmedi der
Hasan durumu anlatır ama İsmail ortada yok.
Bir müddet ararlar ama bulamazlar bir türlü. Yaklaşık bir yıl sonra Kabaktepe köyünden bir kadın İneğinin Buzağısını kaybetmiş onu ararken, diğer bir rivayete göre ise kızılcık kirazı toplamaya giden kadınlar tarafından Hu deresi denilen yerde kolunun biri dışarıda kalmış kuma gömülü olarak bulunur ve gerekli yerlere haber verilir.
Yapılan araştırtmalar sonunda İsmail olduğu anlaşılır ve ailesine teslim edilir.

Yenice de bir oğlu olmuştur İsmail’in ağlaşırlar sızılaşırlar yakınları acı acı ama bir gün birlikte yattığı tazecik gelinin feryat figanlarına kim dayanabilir.
Alır kucağına bir kaç günlük yavrusunu saçlarını yola yola, dizlerine vura vura şu dizelere, alnı karalı yüreği yaralı tazecik gelin bakalım neler söyler.

Hu derenin arası
Kan ile dolmuş deresi
Yağmur yağıp ta yel esişin
Sızılar kurşunun yarası.

Hele vatana. vatana
Boz Ali derler atana
Fukarayı kim bulacak
Hu deresinde yatana

İsmail’im giyer içlik
Yalınız alamam dışlık
İsmail’imi vurmuşlar
Sebebi on lira harçlık.

Bir gececik çifte yattı
Geceyi gündüze kattı
Hile bilmez İsmail’im
Canı on liraya sattı.

25.11.2015

Derleyen Karaca Yakup
Kaynak .1.Hatice Tavşan (Mestik Hacca) Çamdere köyü Damyeri mahallesi Kozan.
2.Hatice Karaca Çamdere köyü Okçular mahallesi Kozan.