20
Yorum
37
Beğeni
5,0
Puan
1316
Okunma
Ne bencilim ne benliği kayırdım
Rüzgarda kırılan engin dalım ben
Kibirden, küfürden özüm ayırdım
Çiğnenip varılan turab yolum ben
Hazım yoktur şatafatlı saraya
Ne mala taparım ne de paraya
Em olurum garipteki yaraya
Düşküne sarılan uzun kolum ben
Makama rütbeye yoktur nazarım
Ne tüccarım ne de baş-i pazarım
Sanmayın ki has ipek bergüzarım
Eşiğe serilen eski çulum ben
Ne sanım yücedir ne de ihvanım
Kainat içinde sefil bir canım
Ben ne safi gevher ne de mercanım
Çöplüğe karılan paslı pulum ben
Ne şanlı bir paşa ne soylu beyim
Kılığıma bakıp aldanma bayım
Hayatta her daim çiledir payım
Kul Cihan, yorulan garip kulum ben.
*
Değerli Kalemlerden Nazireler
Yaraya merhemim,dertliye yoldaş,
Bana miras kalan, ağrıyan bir baş,
Yaşamak ölmek mi,almaz bir telaş,
Hayata atılan, dönmez golüm ben... Nurettin Gülbey üstadıma sonsuz teşekkürlerimle.
5.0
100% (28)