4
Yorum
30
Beğeni
0,0
Puan
1168
Okunma

Yaprak dökmüş hayaller, dönmüş iken
gazele
Kök tutmayan ne varsa, solsun deyip ağladık
Kimse yokken rastladık, kimsesiz bir güzele
Güldürmeyen kadere, olsun deyip ağladık
Bozuk olan düzene, bizi anne çağırmış
Yoğururken hamuru meşakkatle yoğurmuş
Boyun büküp, hep çile çeksin diye doğurmuş
Görsün bizi, saçını yolsun deyip ağladık
Düştüğümüz kuyudan çıkamadık sağ salim
Gönül boşu boşuna sevdaya etti talim
Öldürüp durdu zaten her sevdayı bir zalim
Zulüm gelen her vade dolsun deyip
ağladık
Kabuk bile tutmadan yarayı kaşımıştık
Sanki dünya yükünü gönülde taşımıştık
Gözlerdeki masalı dinlerken üşümüştük
Kaybeden yitiğini bulsun deyip ağladık
Tökezlesek kaldıran, kırığı saran yoktu
Düş görsek uykumuzda hiç hayra yoran yoktu
Merak edenimiz yok, arayan soran yoktu
Hep hesap verip, üstü kalsın deyip ağladık
İlmek ilmek sevdadan bir kilim dokuyorduk
Göçebeydik fazlaca, bozkırca kokuyorduk
Ruhumuzu kavgadan kavgaya sokuyorduk
Bu savaştan, sokanlar alsın deyip ağladık
Aşka düşen bilmiyor gam yükünü atmayı
Dertler sevmiş garibin uykusuna yatmayı
Doğacaksa bir güneş, göze alsın batmayı
Garipler boş hayale dalsın deyip ağladık
Günah seven kalplere engel koyup, örenin
Dil kalbe uymaz olmuş, hükmü bitmiş töre’nin
Gözyaşında zerrece ayıp varsa, görenin
Gözlerimiz yaşını salsın deyip ağladık
Yazgıdır, bir tek bahar görmeden de yaşanır
Düşman olur her mevsim bize silah kuşanır
Dert çeken kul canından usanır mı, usanır
Ecel gelsin kapıyı, çalsın deyip ağladık
uytun ....