Ve işte sözcükler…
Vezni olmayan bir hayalin vecizesiymişçesine
Solan renklerin de ayazında
Sönen yangının hangi kıvılcımına hasretsin?

Düş bordroları yanan
Mevsimsel bir özürle beklediğin sondan
Düşen payıma
Mevsimin de iç çekişi
Akrebin soktuğu her dakika
Yelkovan mizaçlı sevgilerin hatırına
Bir güne sığar mı hiç sevmelerin cüssesi?

Irkı olmayan acılarla mest olduğun
Yüreğinde çıkan yangına rest çektiğin
Manivelası ölümse hüznün
Bıçkın sesinde dolan miadı hatıraların
Üstelik kıt kanaat sevenlerden olmadığın…

Hangi şiirin nakşıdır söyle?
S/özlendiğin şu şiir mi?
Öznesi kayıp bir sevinç mi?
Nükseden her gecenin de soluk teni
Durağan olmayan ne ise
Devingen yüreğine mal ettiğin sonsuzluğun iç sesi mi?

Mağlup geldiğin her andan
Sökün ettiğin kadar söylenen yalanlardan
Kırbacı sert ve keskin
Şahlanan bir vezin gibi
Vezirin eteklerinde sürünen şah gibi:
Ahların mı mizacı?
Ölüme sürükleyen gecenin mi yalnızlığı?
Boylu boyunca serilen dizelerden
Dizdiğin bir kule mi söyle?

Yalnızlığın bekasıdır madem bunca yazılan
Söyle değişti mi yazgın?
İçin için yanan ateşin ferinde mi saklısın?
Gözlerinde ışıldayan her sözcük
Kelamı kayıp bir günden arta kalan her sökük
Diktiğin yüreğinle
İmlerin tekeline kurban verildiğin hangi söylem?

Hangi mecazi elemden firar eder söyle?
Edimlerde saklı bir maraz
Aşkın hatırına çıktığın şunca kat
Sökün eden niyazındır hem
Seni senden koruyan Rabbin olmasa
Aşka düşkün mizacın neye yarardı söyle?

Nazenin evrenin genzinde saklı bir özlem ki
Özlemediğin kim kaldıysa
Öz verin mademki eksik olmadı bunca zaman
Vakit varken koş ve yakala
İçinden firar eden hecelerin hatırına
Sevgidir boca ettiğin
Elbet senin sana tutsaklığını sonlandıracak bir nida
Aşk ateşinde dokunduğun her zerre
Elbet yaratılmışlığının nezdinde
Saklı tut yeter ki umudunu ve hayallerini…