38
Yorum
68
Beğeni
5,0
Puan
3066
Okunma

gözlerimdeki kızıl hüzünler ıslatıyor
acıya ortak yüreğimi
gönlümdeki fırtına ise bin bir tufan
içimin içinden de
müphem bir şüphe tırısta geçiyor
dağları sarıyor
can çekişen canhıraş feryatlarım
ovaya yankılanıp da müthiş bir gedik açıyor
dört duvarın arasında ki dar kapı eşiği
yanına sadece beni seçiyor
hatıralarının rengi gibi simsiyah odanın
kirli havası
oda dolusu bir nefesle içime geçiyor
elimden ne gelebilir ki anahtar onda
gövdemden kollar düşüyor umutlarım da yere
gönlümse çok dargın kadere
bahtımsa feleğe
bu kör döğüş çok mu çok yaman
tutku ve sevda denen neyimiz varsa
bu türapta da toz duman
ben ne denli çırpındımsa kurtuluş adına
o ise o denli batmak istedi batağa
günahları kadar derindi içinde ki çukur
nankörlüğün vadesiydi firak
benliğimiz kuraklığa varan bir çöl yatağı
öksüz ve yetim kaldık ikimizde birbirimize
birimiz öksüz
diğerimizse yetimdik aşk katında
elimden ne gelebilir ki anahtar onda
kırılgan dallar gibi
çat diye kopuverdik ya bedenden
nemsiz bulutlar gibide
öylece asılı
kupkuru yerimizde de kalakaldık
bir güz rüzgarı gibide
öylece donduk duygu yağmurlarıyla
vuslat artık Kaf dağındaydı yüreğimizle
dostlar dergâhından da tez kovulduk
can evimizin de
tam orta yerinden tutularak savrulduk
iki yaban gibi de kala kaldık yüz yüze
elimden ne gelebilir ki anahtar onda
herkes nasılsa kaybetti gönüllerdeki yerini
gönlüm vahaya hasret
bir çöl kumu gibide kızgınca yanmakta
mecnuna döndüm kendi öz yatağımda
o anda suçunu ezberlemiş bir kadın
benden çekişte de yere vuruyor gözlerini
(26.03.2021) AZAP.. (Kadri Atmaca)
5.0
98% (50)
4.0
2% (1)