Bu nasıl bir nihandır, böyle güzel görmedim
Bunun bir gülüşüne, ömür feda edilir
Ne güzeller gördüm de, şu gönlümü vermedim
Böylesi bir güzele, nasıl veda edilir

Dilerim ki tanrıdan, bu olsun alın yazım
Tüm erkekler pervane, bilmem geçer mi nazım
İsteği olsun diye, el pençe durmak lazım
Sözleri emir sayıp, zevkle eda edilir

Nelere kızar diye, sorulur icazeten
Güzellik başa bela, çok zor şey hakikaten
Gözümü ayıramam, nutkum tutulur zaten
En güzel sözler bile, yavaş nida edilir

Sözleri bağlıyorken, bakışları yakıyor
Asi bir ırmak gibi, ummanlara akıyor
Onu ilk defa gören, kafasına takıyor
Nere gitse peşinden, sıla, cüda edilir

Küstürürken bir kere, daha adını anmaz
Biraz da hıeçın olur, ne yapsan da uslanmaz
Böylesi güzel varken, başka biri aranmaz
Başkasına ter yoktur, gönle reda edilir

Sakın üstüne varma, kaşlarını yıkıp ta
Hiç vazgeçmek olur mu, bunca derdi çekip te
Hani bazen kızarak, övgülerden bıkıp ta
Daha da söz söylenmez, artık heda edilir

Bembeyaz olan teni, gül misali kokuyor
Yeter ki sevsin seni, gönle sevgi dokuyor
Lüzumsuz’um bu güzel, bir de şarkı okıyor
Her şeyi kabullenip, bence rida edilir

Sadık DAĞDEVİREN
Aşık LÜZUMSUZ

ETEK YAZILARI

NİHAN: 1-Gizli.2-Bulunmayan.3-Saklı.4-Sır, giz.6-Görünmeyen.7-Mevcut olmayan.
VEDA: Ayrılırken birbirine selam ve esenlik dileme
EDA : 1. Davranış, tavır; verme, ödeme.2. Naz, işve; (namaz için) kılma, yerine getirme.3. Anlatış yolu.
NİDA : ses verme, seslenme
NUTKU TUTLMAK : Korkudan, heyecandan, şaşkınlıktan ve öfkeden konuşamaz olmak.
İCAZATEN: Sorup danışılıp fikri alındıktan sonra
SILA: Yurt, doğduğun yer
CÜDA: Yurt, baba ocağı gibi çok sevilen şeylerden ayrılmış olan, uzak kalmış olan.Ayrılık. Ayrılmış. Ölüm. Mevt.
REDA : Önleme, men’etme, yasaklama.
HEDA: Sakin olmak
RİDA : razı olan erkek.Örtü, belden yukarı örtülen şey, çar ve şal.