Dünyanın bilinmez bir şehrinde
kayboluşlar sokağının ay ışığına bakan saatlerinde
Bir güzelliğe rastlamıştım zamanın bilinmez bir köşesinde
Gözlerinin ardında bir şeyler saklar gibiydi
Sonsuz bir ormanın boşluğunda uçuşan sefil gibiydi anılar
Sessiz ve derin bir korku kaplardı insanları
Saat kaç diye demeye korkardım bazen.

Gözlerinin ardında bir şeyler saklardı
Bakışları arsız mı arsız keskin yüzlü bir deniz gibiydi
Dalga dalga vururdu ruhlara
Kesişmesi imkansız yollar gibiydi
Solgun mevsimlik yaprakları andırırdı
Çarpardı yüreğim sefil zamanların kıyılarında
Gölgeler düşerdi yüreğime
Kaybolurdum birden bire
Ne vakit güneş yüzlü bakışları doğardı içten içe
Işıkları sarhoş ederdi bazen
Geceler sadece ondan korkar gibiydi
Kesişemezdi bir türlü yollarımız
Elimde eski bir Tıp kitabı
Yüreğimde ise ona ait şiirlerim
Bazen kaçamak oluverirdi gözlerim
Derinliklerinde kaybolmaktan korkardı
Bir çocuk gibi
Yine buluşamazdı gözlerimiz
Hayatın çarpan şafağı gibiydi bizimkisi
Ruhumuz hiçbir zaman birleşemezdi

Gözlerinin ardında bir şeyler saklardı
Bir ömür onu düşünmekle geçirmiş gibiydim
Düşlerinde kaybolmaktı benimkisi
Dokunabilmekti bir daha hiç gelmeyecek gibi
Sadece bir hayaldi işte
Dalgaları amansızca çarpan bir deniz gibiydi
Nafile geri püskürtürdü bedenimi
Ne vakit ona yaklaşsam nefesim kesilirdi
Kaçamazdım o bakışlarından
Sahile vurgun eski bir taştan oyma kalp gibiydim
Saatlerim beni aramazdı
Yok olurlardı zamanlar içimde
Onun için işkence ederdim saatlerime
Zamanın geçmemesi için ateşler yakardım
Kimse söndüremezdi kimse
Saatlerimin işkenceleri hiç eksik olmazdı
Ama o bunun farkında bile olmazdı

Güller açardı derin sularında
Hiç bilmediğim türden canlılar yaşardı
Lakin kimsecikler de yoktu içlerinde
Hatıra defterimde sadece o vardı
Maziler hep onu yaşatırdı
Geçmiş zaman geri gelmez olurdu bir daha

Bir gün ayrılma vakti gelmişti limanından
Ardımdan nice güller ağıt yakardı
Geçip gitti ruhum o kıyıdan
Başka bir limana koyulmuştu bu tekne
Karanlık bir rüya sarmıştı içleri
O gözlerden gidecek başka bir limanı yoktu sanki....