KIRK

İnsana kırk kere; şöylesin dersen
Kırk birinci günde hasleti kapar
Kırk senedir ona namaz kıl desen
Kılmamak içinde kırk takla atar

Kırk yaşına geldin, hiç düşünmedin
Hayat yarılandı, secde etmedin
Kırk saniye olsun, akıl etmedin
Ölümü, hesabı, hiç düşünmedin

Bir kırk sene daha bekleme artık
Belki kırk dakika ömrüm kalmadı
Emrihak gelince, hakkın yok artık
Tövbeni etmeye vaktin kalmadı

Kırkına, yaşına bakmadan gelir
Kırk günlükte olsan, ecel yakalar
Maddi değil, edin, manevi gelir
Sermayen yoksa, bil, nâr’a atarlar

Huzuru Mahşerde, Rabbin önünde
Kılı kırk yararak hüküm verilir
Heyben bomboş ise, götürdüğünde
Eyvahın nafile, karar verilir

Kırkbin, yüzbin defa, yine diyorum
Kırkında da olsan, affını dile
Efendi! Gerek yok yapmaya yorum
Estağfirullah’ı alıştır dile..

M. Fatih
www.m-fatih.de