Saatçi derler ona esas ismi Kaymakam,
Cevap verecem ama güçlü değildir zekam,
Emekli neden olmaz tatlı gelmiştir makam,
Hasret bende de vardır,gurbet olduktan sonra.

Bize gezdirdin sağol memleket her yanını,
Herhalde gözden kaçtı, unuttun zindanını,
O kadar olur tabi es geçtin Lazkıranı,
Benim de katkım olsun,hasret olduktan sonra.

Mahalle, çayır, mezre, kuşmeri de yazmışsın,
Sultanmurat,Lemonsu onları da katmışsın,
Alttan değil üstünden yolculuğu yapmışsın,
Canlanırlar gözümde,hasret olduktan sonra.

Hurmaluktan başladın çıkmışsın yankunlara,
Sen gibi Muzaffer de,hasrettir oralara,
Sen bobayros ben hadi,aşiyanız bunlara,
Asla unutamayız,hasret olduktan sonra.

Gurbet elde uşaklar ne güzel şair oldu,
Okudum beyitleri geldi gözlerum doldu,
Yazları gidiyorsun olanlar bana oldu,
Her yaz gitmek isterim,para olduktan sonra.

Üstten gittin yaylaya keşke alttan dönseydin,
Derebaşı,Ögene oralardan geçseydin,
Enesin hanlarında bir bardak çay içseydin,
Onları da unutmam, hasret olduktan sonra.

Alçakköprü, harheşten bize bilgi verseydin,
Kakarttan, Karaverden, Şinekten de geçseydin,
Hadi altı çarşıydı onları da deseydin,
Bunları herkes bilir, yaşlı olduktan sonra.

Yaya giderdik yaya köyümüzden yaylaya,
Köyde görüşemeyen gelirdi bir araya,
Her sene gitmek lazım oralara sılaya,
Oralar unutulmaz,hasret olduktan sonra.

Köyümün her noktası her an gözüm önünde,
Gurbette olanların ne yazık ki dilinde,
Orada yaşayanın olmalıydım yerinde,
Yine de gitmeliyiz,imkan olduktan sonra.

Hasret olan her köylüm, her zaman hayal eder,
Gece rüyalarında hep oralara gider,
Altuncu bu arada herkese selam eder,
Haberleşme bitmesin,site olduktan sonra.

24 Kasım 2006
Muzaffer ALTUNCU
-Gölcük-