YOL BİR
NEFESLİK
MESAFE


Gün, hafta, ay, mevsim derken,
Yıl bir nefeslik mesafe!
Kervan yolda ilerlerken,
Mil bir nefeslik mesafe!

Çekilince perde göze,
Kabuk ayrı düşer öze..
Yarım kalan son bir söze,
Dil bir nefeslik mesafe!

Ta doğuştan itibaren,
Yaprağıyla kökü yaren..
Çiçek açıp meyve veren,
Dal bir nefeslik mesafe!

Hesap kitap sonucunda,
Varın yoğun avucunda!
Beş parmağının ucunda,
El bir nefeslik mesafe!

Cübbede yok ise düğme,
Hiç başını öne eğme!
Söz mızrapla olur nağme,
Tel bir nefeslik mesafe!

Varsa eğer hisse alan,
Hoş bir seda baki kalan..
Bir kayada ıslık çalan,
Yel bir nefeslik mesafe!

Bülbül bakmaz dikenine,
Maşuka dil dökenine,
Hasret yükü çekenine,
Gül bir nefeslik mesafe

Sen ocağa üşüşürken,
Donan da var sen üşürken,
Közden kora dönüşürken,
Kül bir nefeslik mesafe!

Düştüğünde dostun dara,
Mühim değil mal, mülk, para..
Gidemezsen bile ara,
Ol bir nefeslik mesafe!

Mülkün iki metre arsa,
O da kısmetinde varsa,
Kapılmadan hiçbir hırsa,
Al bir nefeslik mesafe!

Tamah etme şu faniye,
Dönme sakın bir caniye,
Gücün yetmez zebaniye,
Bul bir nefeslik mesafe!

Çekildiği an kurası,
Şaşan var mı hiç sırası?
Dünya ahiret arası,
Yol bir nefeslik mesafe!
26.11.2020 / Ada