4
Yorum
11
Beğeni
5,0
Puan
1429
Okunma

Onlar ki memleketin çimentosu-harcıdır
Manevi bekçilerim, kollayan tılsımlı el.
Saygısızlık edenler bilinsin inkârcıdır
Savurur nâdanları ilimden esen bu yel.
Anadolum Türk yurdu, hep ayağa kaldıran
Zemzem ile yıkayıp tütsülere daldıran
Aşiretten devlete taşıyan birer vezir!
Dört manevi direkten; birisi Hazreti Pir!
Doğum yeri Taşköprü, sene bin dört yüz doksan
Yetim açar gözünü, tuzak dolu acuna.
Eğer arkan yok ise, çiçek gibi de koksan
Gerçekçi gönüllerin, değmez burun ucuna.
Rabbim öyle diledi, müşvik bir el uzandı
Küçük öksüz sabırla gerçek ilim kazandı.
O yüzden kalbinde hiç, bırakılmamıştır kir!
Dört manevi direkten; birisi Hazreti Pir!
Akabinde İstanbul, Fatih’in medresesi
İlmek ilmek dokuyup, eksiğini tıkadı.
Kıyamet’e kadar da, yankı bulacak sesi
Tokâtî dergahında irşat edip yıkadı.
Kuşandığı hilafet mürşitliğe bir öndü
Ilgazları aşarak doğduğu yere döndü.
O ki veli halkası, tarikat ehline mir!
Dört manevi direkten; birisi Hazreti Pir!
İlim-irşat vaazla zaman uçup geçerken
Halveti ışığıyla, kötülükler savuştu.
Ömür denen kadehten faniliği içerken
Yetmiş dokuz yaşında, Rahmanına kavuştu.
Bilen var mı elveda, neden böyle acıdır?
Beş asır Kastamonu pirine duacıdır.
Çağrılınca durulmaz, emrederse ki; Bir!
Dört manevi direkten; birisi Hazreti Pir!
İsmail SÜKLÜM
05 Aralık 2020
5.0
100% (8)