Mezardakilerin pişman oldukları şeyler için, dünyadakiler birbirini kırıp geçiriyorlar. imam gazali
Şaban Aktaş (Homerotik)
Şaban Aktaş (Homerotik)

ŞANS ESERİ

Yorum

ŞANS ESERİ

( 4 kişi )

1

Yorum

7

Beğeni

5,0

Puan

877

Okunma

ŞANS ESERİ

ŞANS ESERİ

ŞANS ESERİ

Uzatıp saçı sakalı
Bir de sırtımıza
Parka giyip
Ayağımıza
Çekiştirdik mi postalı
Tam bir solcu
Devrimci olurduk!

Favorimiz ile
Bıyığımıza bakan
Okurdu kimliğimizi;
Bu devrimci
Bu faşist
Bu Maocu
Bu ülkücü derdi!

O yıllarda öğrenciyken
Başkent Ankara’da
Ne acılı günler gördük!..

Bazan dayak atar
Bazan dayak yerdik
Bu günlere biz
Ateşin çemberinden
Geçerek geldik!

Yaşıyorsak bu gün
Bir büyük şans eseri
Yoksa her an
Yolda sokakta
Kurban gidebilirdik
Bir kurşuna serseri!

Şaban AKTAŞ
10.11.2020 - 19.19

Görsel: 1974 -1975
Ankara’da ben..

HAYIRSIZ DÜŞLERİM

Ah bu benim hayırsız düşlerim
Aklıma ne gelirse
Gelir bir gün başına beşerin..

Bir yanda bu kadar saf
Bir yanda o kadar
Zeki mi zeki açıkgöz uyanık
İnsanlar var oldukça
Biri kalkıp bir gün;

"Tanrı benim,
Herkesin suçunu ancak
Ben belirlerim Tanrı olarak
Yargılayacağım sizleri!

Suçsuzlar cennetime girecek
Suçlular cehenneme gidecek!"
Demez ise şaşarım!

Bu çok büyük bir kumar
Dediğimin olmayacağına
Varsa bahse tutuşan,
Ben olacak diyorum
Olmaz diyen bir basarsa
Ben bire On basarım!

Boşuna mı bunca para
Harcanıyor yapay zekaya;
Bilgisayarlı robotlar ile
Arama motoru bellekleri
Devasa kapasiteli
Kim bilir kaç milyon bayklık?!
Yaptıysan şayet
Hiç bir şeyi inkâr edemezsin
İyi kötü hepsi ne varsa
Karakutuda kayıt altında!

Onların da var
Azraili, celladı, zebanisi
Şeytanı melekleri
Hâtta suç bile icat ederler
Asmak için adamı
Senin benim adıma!

Boyle yaparken elitler
Öldürürken virusle seni beni
Ne zerre kadar
Vicdandan sözedilebilir
Ne de korkudan elleri titrer!

Şaban AKTAŞ
10.11.2020 - 22.44

BİR ŞAİRİN ÖLÜMÜ

Kötü günlerdeyiz
Öleceğin değil
Geleceğin(!)
Hesabında elitler
Kaç doz aşı satsak
Ne kadar gelir
Dolar, Avro faiz
Kaça çıkar kim bilir?!

-II-

Kötü günlerdeyiz
Kim kimin
Yasını tutacak
Belli değil
Ölüm geliyor peşpeşe
En nihayet
Yolcuyuz hepimiz
Aynı güneşe...

Şiirin başı sağolsun...

Şaban AKTAŞ
10.11.2020 - 14.41
.....

Gülümseyen esintiler

SALDA AYVASI

Fosforlu besinler yiyin
Fosfor gibi ışıldasın beyin

Ya Potasyumlu yerseniz
Sakın ola su içmeyin
Su ile potasyum
Bir araya gelince
Harbiden yanar?!

En iyisi mi
Gelin kış gününde siz
Ya ayva yiyin ya nar;
Bu ayva Salda ayvası!

Suları serin, gölü gibi derin
Daha yemeden bak
Neler geçti içinden düşlerin?!

Benim gibi siz de ayva yiyin
Şair olmayı bi deneyin!...

Bi dene yiyin!..

Şaban AKTAŞ
10.11.2020 - 15.25

AYRILIK VE ÖLÜM

Ilkbaharda, yazın
Dallarında kuşlar
Sık yapraklı ağaçların
Bastırınca kışlar
İçinde ayazın
Ne yapacaklar
Daha şimdiden
O balkon senin
Bu balkon benim
Yuva arayışında
Saçaklarda sığınacak...

Kar tanesinde nar tanesi
Yıldız düşleri
Sen yanarsın
Ben üşürüm
Zaman öyle bir
Zamansız gelir ki gülüm
Kar yağmadan çöker
Tasası başıma kuşların
Karlı bir dağ göçer
Çığ düşer üstüme
Bir ayrılık bir ölüm...

Şaban AKTAŞ
10.11.2020 - 14.21

Görsel: Şaban AKTAŞ

ATEŞ DÜŞTÜĞ’ YERİ YAKAR

El ne bilsin el derdini,
Ateş düştüğ yeri yakar!
Gönül gözünü görmeyen
Göz ile dışına bakar!

Oysa neler var içimde
Yanardağlar kar içinde
Erir akar nâr içimde
Özümden göz güneş akar

Koparken dünya güneşten
Kâlbe de düştü ateşten
Hasretle bağrımı deşen
Ayrılık her düşte çıkar

Sevmek suçum kahahatim
Geldi ayrılık saatim
Ne güç kaldı ne takatim
Ölüm değil gülüm yıkar

Şaban AKTAŞ
10.11.2020- 12.09

AYVALAR

Bir önümüze
Bir ardımıza baktık
Az uz değil
Oluşumu evrenin
Dörtbuçuk Milyar yıllık

Arttıkça dünya nüfusu
İlerleyen uygarlık
Yeni yeni yollar yaptık
Yollarda arabalar
İnsanlar yanyana
Kenarında
Elma ayva nar
Sıra sıra, kasa kasa
Yesen bir
Yemesen iki tasa...

Öne bakarken ardımıza
Arda bakarken
Önümüze çarptık
Sonuna dünyanın
Daha ne kadar ?!

Şaban AKTAŞ
09.30

10 KASIM

Saat 09.05
Batarken de doğar güneş
Atlas mavisi gözlerin
Ay-yıldıza
Masmavi dünyalara
Güneşe eş...

Şaban AKTAŞ
10.11.2020 - 09.05

DUMANLI SAATLER

Efkar bastı gönlümü
Türkülerle döktüm içimi
Bir sazım, bir sözüm
Başka neyim var ki;
Gözlerinde gözüm yâr...

Tel tel perde perde
Sen gelip geçtin
Düğümlendi boğazım
Sıkma fazla yanıyor içim
Yok b/aşka çözüm yâr?!

Öksüz bir çocuk gibi
Yutkundum boynu bükük
Boğazımda kördüğüm
İçim taştı köpürdü
Damla damla tuzum yâr...

Şaban AKTAŞ
09.11.2020 - 16.58

SAAT 07.30

Dolup dolup taştı içim
Oluk oluk sicim sicim
Yaş gözümden aktı gitti
Tükenmedi gülüm acım

Ayrılık bir acı diken
Benim hasretini çeken
İçime tuz biber eken
Yüreğimde gülüm acım

Giderken ardına bakan
Baktıkça içime batan
Yarımı ayırıp atan
Gözlerinde derin acım

Saplanmışsın ciğerime
İşlemişsin çok derine
Başka acı yok yerine
Yüreğimde derin acım

*
Saat 07.30
Yüreğim bir dertli kopuz
Sen ben bir arada yokuz
İnim inim inler acım

Varlık yokluk hiç farketmez
Hasret bu canı terketmez
Yıllardır çekerim bitmez
Yüreğimde derin acım

Sensin mor dağların gülü
Yazı güzü mor sümbülü
Duman sardı yaslı beli
Bellerinde tüter acım

Aktaş dertli sazın teli
Ağlatıyor acı dili
Estikçe dağların yeli
Nefes nefes derin acım

Şaban AKTAŞ
10.11.2020- 07.30

ZAMAN KISKACI

Kuş uçmaz kervan geçmez yollarda
Devrildi kilometre taşları
Gömüldü birer birer
Derinliğine tarihin

Evvel zaman içinde
Kalbur saman içinde
Kaybolup giderken ulaklar
Ellerde artık ne kalem ne kâğıt var

Taşocaklarında iş makinaları
Dönen çarkın
Dişlisinde mermer
Yok o eski
Usta heykeltraşlar
Delgeç keski kalem
Taşa can veren sıcak eller
Ve o zamanki âlem.

Mektuplar vardı eskiden
Sıcak dostluklar içinde
Ses ve nefesti giden
Ne zarf ne pul
Ne de dudak izi kaldı
Silip attı silindir
Geldi geçti üstünden
O en yüksek okul
"Hayat Mektebi" denilen

Ne kâğıt kalem ne de defter
Bir cep telefonu
Hepsine birden bedel
Sesin yüzün kaşın gözün
Gönlümüzdeki hüzün
Dünyanın bir ucundan
Ta öbür ucuna
Işık hızıyla anında uçup gider...

Şaban AKTAŞ
10.11.2020 - 01.33

SARMAŞIK DALLARI

Yapışır tene bir sarmaşık dalı
Alı yeşiline karışır gider
Aşkla güzel yalan dünyanın hali
Gerçeği düşüne karışır gider

Gönüldür göğün en yüce katında
Kanatlanır uçar aşkın atında
Bütün canlar aynı çatı altında
Çifte kumrularca sarışır gider

Sevdim seni gülüm uçan kuş gibi
Bir gerçek bir hâyal rüyâ düş gibi
Aşkın ile yanan bir derviş gibi
Gönül pervaneyle yarışır gider

Aktaş aşkın ile erdi murada
Başkaca bir gerçek yokmuş burada
Bir ayağım bur’da biri orada
İki cihan aşka karışır gider

Şaban AKTAŞ
09.11.2020 - 17.15

ŞİİR AŞKI

Ne zaman boşaltıp içimi iyice
Dökersem
Dertlerimi kalem kalem
O zaman açılır iştahım
Kalkıp giderim sofraya

Hem öyle ahım şahım
Yiyecek de istemem;
Bir dilim ekmek
Biraz peynir zeytin
Bir bardak da çay
Yeter de artar bile...

Sabah olmuş, öğle olmuş
İkindi akşam ne farkeder
Önemi yok
Aşksız geçen zamanın!..

Bunca ağı, acı, keder
Kasılıp kalırken midem;
Yemek aklıma bile gelmez;
Önce kalem ile
Defter geçer elime,
Sonra kalem kalem dertler
Aşk ile şiir düşer dilime...

Şaban AKTAŞ
08.11.2020 - 17.34

Paylaş:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Şiiri Değerlendirin
 

Topluluk Puanları (4)

5.0

100% (4)

Şans eseri Şiirine Yorum Yap
Okuduğunuz Şans eseri şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
ŞANS ESERİ şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Osman NALBANT
Osman NALBANT, @osmannalbant
11.11.2020 17:30:05
5 puan verdi

ŞANS ESERİ şiirini, ve sıralı şiirleri, beğeniyle okudum. Nice güzel şiirlere diyor, Şair Arkadaşımı içtenlikle KUTLUYORUM...

Osman NALBANT tarafından 11/11/2020 5:34:47 PM zamanında düzenlenmiştir.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL