Ve ansızın sen geldin baharda cemre siman
Fiyakalı bir mevsim gönlünü bana sundu
Yağmur gibi döküldüm, yırtıldı sanki seman
Bir masal gibiydi aşk, kanatlı bir burşundu
Senden önce yaşamak, silahta kör kurşundu..

Dolunaydın, saçıma ışık ışık döküldün
Taç olup takmam için yıldızlardan söküldün
Uykularıma düştün ve koynuma sokuldun
Ankalar yanıbaşın, kaf dağı tam karşındı
Senden önce yaşamak, silahta kör kurşundu..

Ne yürüdüğüm yolu, ne yönü bildim aşkta
Sen iç diye aktım hep, sana sebildim aşkta
Sende yaşayıp sende, ölen Habildim aşkta
Gönlümün her yerinde sevdan arşın arşındı
Senden önce yaşamak, silahta kör kurşundu..

Kalu belâdan beri sevdam senden tarafta
Menzilimdin ilk baştan hiç durmadım arafta
Seç diye güzelliğim sıra sıraydı rafta
Kalbim kaldığın handı, hep gezdiğin çarşındı
Senden önce yaşamak, silahta kör kurşundu..

Bir ulu eşikteyiz müridi olduk pirin
Bakanların gördüğü Ferhat’la sanki Şirin
Gözlerinle her bakış en sevdalı şiirin
Bu aşk şarkın, türkündü ve en güzel marşındı
Senden önce yaşamak, silahta kör kurşundu..