AŞK OYUNU 

Pencereden uzat o güzel yüzünü 
Boynun aşka uzanırken 
Benim dilime pelesenk ettiğim adındır 
Anlıyorum yalnız düşlerin acısını 
Kaçıyorsun sen bu kaçışın öyküsü 
Uzatır aşka başını yeniden 
Dür mesafeleri aşkın kanadıyla 
Aşmaktır benim dilimce 
Unutmadım unutulmadı ezel eski 
Yaşananlar kuşkular ve korkuların yüreğiyle 
Ölümün yuvalandığı yer işte burasıdır 
Bir ölünün arkasında sayıklayan şarkılar 
İmkansız aşklar hazinesi burda gizli 
Avcı görür görmez saklar silahını 
Bakışların büyük vurgunu sayıklar 
Dudakların aşk yadigarıdır bana 
Ete karışan duygu sinirleri var 
O güzel yansımadan bize kalan 
Tene sırdaşlık eden 
Yatağında yalnız yatan acılar 
Soyunarak kapanan ve giyinerek açılan 

Alışamadım alışamadım bu kaos bana göre değil 
Merkezinde aşk ve ayrılık olan 
İnsanın pişmesi gerektir 
Pişmeye hazır olan 
İnsan en acı yolculuğuna hazırlan 

Gemileri yakıp gitmeli burdan 
Almadan yanına fani olan hiç bir şeyi 
Bakaya aday olmalı son kez 

Sen gönlünün götürdüğü yere git istersen 
Ben orda da varım var olacağım her zaman senin yanı başında 
Yalnız olmadığını hatırlatmak için hiç bir zaman 
Nasıl olmam gerektiğini düşünüyorsan öyle olacağım 
Gidelecek yol geçilecek köprü olacağım senin için 

Ölümü hiç unutma 
Orada neler neler var sana ait bana ait 
Senin için bekletilmiş senin için Haziran benim için bekletilmiş benim için mayıs olan
Bak bakalım dayanabilecek miyim senin ayrılığına 
O gençliğinin o güzelliğinin o dokunulmazlığının 

En güzel sunaklarla çıkıyorum karşına 
Vuslat meyvelerini dermek için 
Seninle en güzel aşklara 
Yaşanmamış yaşanacak hayatlara hazırım 

Ki aşk en büyük sanattır 
Başkası için yaşamak bir nimettir 
En büyük erdemdir 
İşte ben ayarlanmışım saatlerimle 
BütÜn ruhumla varım bu işe 
Sen bundan habersizsin

Ahmet Kemal