Karanlık gecelerin doğurduğu bebeyim;
Bedensiz kalmış ruhum acil can aranıyor…
Mekansızım, cansızım hayatta körebeyim;
Islanmış gözyaşıma acil han aranıyor…

Dokunsan parmakların biliyorum yanacak;
Beni küskün selamın kırk yılda bir anacak;
Gölgeme serçe değil akbabalar konacak;
Tekrarı noktalanmış acil son aranıyor…

İlk değilsin hançeri kalbime saplayacak;
Parçalanmış düşünü düşüyle toplayacak;
Diyorsun ki “dur yapma” yüreğim hoplayacak;
Nasıl geçti mutluluk acil dün aranıyor…

Halim ki bir bakkalın veresiye defteri;
Ne gelen var ne giden kalemmiş emir eri;
Kaybettim bulan var mı esecek o seheri;
Hani hiç göz değmemiş acil gün aranıyor…

Şu sokak lambasının altıdaki urbasız;
Bir fakir sofrasında kaşığım var çorbasız;
Hasretim var anasız vuslatım var babasız;
Pusulamı kaybettim acil yön aranıyor…

Bu muydu aşk tarifi dile gelmeyen yani;
Şimdi ben mi katilim sanki ben miyim cani;
Hani selam-sabahsız çıkıp gitmiştin hani;
Duyarsan diye dedim acil dön aranıyor…

Seni söker kalbimden yerine taş koyarım;
Bu sefer yüreğimin vur emrine uyarım;
Nasıl olsa bir radyo anonsunda duyarım;
Sıfır Rh pozitif acil kan aranıyor…

Ali ALTINLI – 31.05.2020
Saat: 00:05