19
Yorum
24
Beğeni
0,0
Puan
800
Okunma

Yoldan da izden de çıktık biz...
ilk nur
doğuştan sonra yavaş yavaş kaybolan
inadıdır kör nefise düşmanlık
yokluğunda insan insanlığından da çıkaran
yine yağıyor melanetler günlere
kaplıyor yer yüzünde ki tüm hayasız çoraklığı
saçılıyor arsız ve amaçsız gönüllere
iffetsiz etekler çıkıyor bir karış daha yukarıya
serpiliyorlar çıplak kaldırımlara
yüze aksediyor soğuk beniz sizliği
her geçen an biraz daha
tamahkar ruhların gözlerinin açlığında
dön de gerisin geri bir bak
hayatta kaybetmiş olduğun mutlulukları göreceksin
bu günde dün gibi kayıptasın
varlığının sapıklığından
bir hiç gibi
ha varsın ha yoksun bu alemin yaşamında
tıpkı kirlenmiş bir çaput gibi atılırken çöplüğe
bu hiç olmamalıydı aslında
böyle değildi ki bizde ki o saf yaşam
boşuna ağlamadık bu aleme gelirken
çırılçıplak iken bile bir ar vardı
güzel bir şey olsaydı hiç ağlar mıydı
hani dikenleri varken
gülistan güller ve bülbüllerle kaplanırdı ya
aklımızı başımıza getirirdi dikenler her an
kuralsız bu edep dışı hayat bitirirken değerleri
teselli yalanlarıyla kapatmaya çalışırız kusurları
az evvel yine titredi vicdanım
gençlik vazgeçmiyor ya şer yuvalarından
belli şart ve kurallarımız varken
kendimizi daha iyi hissediyorduk aslında
uzak adım benden çok ötede olması bile
yetiyordu aşkımızın yücelmesine
ve ne vakit yansa gönül
namus ve şeref adına
derin bir hoşluk düşüveriyordu payıma
kaygısız ve emin olarak bakıyordu gönül aşkına
uzak ara gözler beklerken
evlilik kuralını hatırlatıyordu dimağa
el kızına bacı niyetiyle
sevdiğine gelecek adına erkekçesine
pembe bir ılıklık sarıp dururdu o vakitler
içimiz içimize sığmazdı kuşluk vakitleri
gönlü kaplarken aşkın sancıları
hiç mi hiçte uyutmaz idi bizi bir türlü
ahları çekerdik yanık mendil uçlarında
hey gidi pür-i pak değerlerimiz hey
paslı bir hançer gibi de saplanış da
bakıyorum da alıyorsun öcünü gizli gizli
o keskin ucunla da yine çok derin deştin içimizi...
AZAP...(Kadri Atmaca) 22.05.2020