Cennetten sonrası cehennem neymiş;
Yumma gözlerini “bak” da görsünler…
Nasıl kararırmış bir anda dünya;
Hilal kaşlarını “yık” da görsünler…

Saçının bir teli hayat bağımdı;
Yüzlerin ceylanlar gezen dağımdı;
Varlığın ömrüme kandil yağımdı;
Çekinme bir daha “yak” da görsünler…

Yokluğun gönlümü nice dağlarmış;
Mendilim yıllardır kara bağlarmış;
Bulutlar nedendir böyle ağlarmış;
Gözümden ansızın “ak” da görsünler….

Terk etti semayı sabır kuşların;
Emanet bir tutam sarı saçların;
Şurama saplanan kirpik uçların;
Çıkar ciğerimden “ok” de görsünler…

Hasret renklerine boyandım artık;
Yokluğun koynundan uyandım artık;
Soğuk bir namluya dayandım artık;
Bir senin uğruna “sık” de görsünler…

Muhtacım kirpikten akan terine;
Katılmak muradım son seferine;
Emreyle kalbimin sensiz yerine;
Hançeri cananım “sok” de görsünler…

Kimi gün güldürüp kimi kahreden;
Bir ömür üstüne yeminler eden;
Sensizken yaşamak için bir neden;
Var mıdır diyorum “yok” de görsünler…

Mecalsiz dert çeken katarım için;
Yazdığım kapkara satırım için;
Ay tanem can suyum hatırım için;
Ne olur bir defa “kalk” da görsünler…

Ali ALTINLI – 07.05.2020
Saat: 00:06