5
Yorum
8
Beğeni
5,0
Puan
569
Okunma

Ben seni yağmurlu bir bahar ikindisi tanımıştım
Günlerden cumartesiydi
Oturmuştun bir banka
Dalıp gitmiştin ufku delerek
O kadar içten bakıyordun ki gökyüzüne
Yağmurun ince ince yağışına
Nağme tutturmuş şarkı söylüyordu dudakların
Dudakların diyorum
Sadece kıpırdıyordu notaların gelişine göre
Anlamıştım bir derdin var
Kasvet dolmuştu içine belli ki
Sırılsıklamdın
Bilmem aşktan mı, yağmurdan mı
Bir şemsiyen bile yoktu elinde
Kahırdan mı, kahreden yüzünden mi
Yanı başına durup
Uzun uzun süzdüm seni
Kendimi koydum senin yerine
Zira; bende de şemsiye, üzerimde pardesü yoktu
Kısa gömlekle sokağa atıvermiştim kendimi
Anam arkamdan seslense de
Duymamıştım dediklerini
Aklım nerelere takıldıysa, uçmuştu usum
Aceleyle çiçekçi dükkanına dalmıştım
Koca bir demet papatya almıştım
Kim için aldığımıda bilmiyorum
Rüyamda mühür gözlü bir kız görmüştüm
İnce belli, hilal kaşlı, kehribar dudaklı
Lavanta kokulu
Mavi gül hoşluğunda
Endamı kâinat güzelliğinde
Ay parçası mübarek
Destur isteyerek varmıştım yanına...
...
Ona baktıkça iliklerime kadar ıslandım
Üşümek bir yana
Ağustos sıcaklığında kalmışcasına
Terler boşandı kalbimin derinliklerinden
Öksürür gibi ettim
Ayazda kalmışcasına titredim
Farkına vardı ki; usulca başını çevirdi
Göz göze geldiğimizde
Samanyolunda yürüyordum onunla
Rüyama giren aybalam buydu
Tebessüm edince, karşılık aldım dudaklarından
Yağmur şiddetini artırmıştı
Diz çöktüm önüne
Bir demet papatyaları boyun bükerek sundum
Yanaklarından süzülen Nisan yağmurları
Yanaklarıma düşerken
Aldı papatyaları, bağrına bastı
Dedim ki ona
’’Neden beni bir ömür beklettin?
Yüreğimin asil sahibi senmişsin
Gök Tengri’ye şükürler olsun!’’
El ele tutuşarak yağmur altında hicranı eze eze yürüdük!..
Hatırladın mı?
Zafer Direniş
...
Cumartesi . Nisan 2020
Lahey - Hollanda
5.0
100% (4)