Hiç yorulma yollarıma bakarak
Ben sığamam senin dar çerçevene
Dokunduğun yerden seni yakarak
Gül beklerken, dönüşürüm kevene


Aynı yere bakmak değil meziyet
Baktığında aynı şeyi görmektir
Sevda denen halde makbul vaziyet
Gördüğünün lezzetine ermektir


Çalışmazsın aşmak için kendini
Yokuşun çok, çıkamazsın düzüne
Takatin yok yıkamazsın bendini
Ben ağırım senin boş terazine


Sürpriz oldu ummadığın bir anda
Pek şaşırdın nazarımdan düşerken
Unutma ki iki kapılı handa
Üzülmenin bir sonu yok yaşarken


Sen grisin ben gündüzün beyazı
Sen gölgeyi ben güneşi izlerim
Sen kış günü benimserken ayazı
Ben her mevsim baharları özlerim


Kusur belki ben böyleyim ezelden
İnce eler sık dokurken eleğim
Unut gitsin varlığımı tez elden
Metanetin kavi olsun dileğim


Ben her yerde haykırırken adını
Düşte bile tutamazsın elimden
Aydınlıkta yaşamanın tadını
Anlattım ya anlamadın dilimden



07.03.2020