7
Yorum
17
Beğeni
0,0
Puan
838
Okunma
sen kıymet bilirsin
o kıyamet
sen sulu göz
o
sulu gözde boya fırçası..
senin yolların vardır yürünsün diye önüne serdiğin
onun kadehi
ömrünü tükettiğin
adımları vardır mesela
bir adım
iki adın
dizlerine kapandığın
ayakları vardır
adım’a ayaklanma çıkardığın
sen şiir yazarsın eli kalem tutan hislerle
o mürekkep yalatır
kavuşmak ümidiyle
bazen susar kelimeler
iki satır arasına pankart gibi gerilir sessizlik
ayrılık söz alır
susma,
sustukça sıra bana gelecek yoksa
üç nokta değil midir hep
uzatan belirsizlik
sen üç vakte kadar saklarsın gizlediğin özneyi
o fincan arar cümlede
içmek için kahveyi
şimdi öyle bir ateş var ki aramızda sorma gitsin
yağmurdan korkuyor söndürür diye
öyle bir y’ara açtın ki kapanmayan
kabuk değiştiriyor hep
ruh iklimimde
gel paha biçemezsin uzağı yakın etmeden
hem çok usandım inan
sana hep gel demekten..