Kerem eyle güzel, anla halimden
Beni lal edilmiş dile döndürme
N’olur ellerini çekip elimden
Çiçeği dökülmüş dala döndürme


Ruhumu süslersin, hayal, düşümde
Varsıl öğünümde, fakir aşımda
Mutlu tebessümüm, gözde yaşımda
Varlığından yoksun kula döndürme


Sen varsın servetim, noksan, azımda
Tasa, kaygı, neşe, gönül sızımda
Döşünden yaralı, dertli sazımda
Ah edip inleyen tele döndürme


Ne olur öfkeyle kaşını çatıp
Aklından, gönlünden uzakta tutup
Özlem, hasretinle ateşe atıp
Rüzgârda savrulan küle döndürme


Üç günlük hayatın yoldaşı olan
Ölüm gerçek, dünya, zahiri, yalan
Kuş uçmaz dağların ardında kalan
Kervan geçmez gurbet ile döndürme


Yüreğimde yanan sönmez har ile
Her seher vaktinde intizar ile
Dağ, ova, bayırda ahu zar ile
Esen acı poyraz, yele döndürme


Vuslatın uğruna dağları aşan
Pervane misliyim ateşe koşan
Başladığı yerden sonsuza düşen
Menzili belirsiz yola döndürme


Umudun aşıyla doymuyor karın
Olsa da sofranda muz, elma, narın
Gecenin vaktinde dipsiz bir yarın
Başında tükenen yola döndürme


Aydın’ı indirip gönül setinden
Beni mahrum edip inayetinden
Vahaya can veren Hak rahmetinden
Nasibi olmayan çöle döndürme



22.11.2019



DOST KATKISI...........Teşekkürler

Süslerken seninle geçen her anı
Yıkma düşlerimi yakma bu canı
Bakıp da görmeyen gözlerle beni
Bir yabancı gibi ele döndürme................Gülseren Morkan