1
Yorum
11
Beğeni
5,0
Puan
1398
Okunma
O anneme benziyordu kırılgan dokunaklı
Yumuşacık bakışları kadar yufkaydı yüreği
Göğsünde serçe ürkekliğinde yetim kalan düşler gibi çocuklardık
Akide şekeri saydamlığında damıtılmış sevgi sadeliği gibi
Şimdi susma zamanı
Benim yerime sevda kuşları fısıldasın şubatı
Ayın on dördü gibi pırıl pırıl
Sevginin dokunan parmakları gibi naif
Uysal çocuklar kadar masum
Bir demet yalnızlık iliştir tüm sözcüklere
Ucunda yanan kandil fitili gibi suskunluk kalsın
İs koksun parmak uçlarına dokunan bedenim
Şubatın kavuran soğukluğu gibi yürek ürperten
Şimdi gitme zamanı
Terk edilen tüm yalnızlar gibi sessizce
Şimdi susma zamanı
Şubatın kısalan günleri gibi belirsiz
5.0
100% (4)