0
Yorum
3
Beğeni
5,0
Puan
1292
Okunma

Kaç gece katlettim kaç gündüz vurdum;
Çektiğim çileler yeter mi bilmem…
Her yanım mezarlık bense bir mezar;
Hasretin koynumda yatar mı bilmem…
Yokluk dizlerinde beni uyuttu;
Tebessüm yüzümü çoktan unuttu;
Keder de hicran da yakamdan tuttu;
Ayrılık ölümden beter mi bilmem…
Hakk’tan gelen emre eyvallah, uydum;
Hasret çeşmesinden içtikçe doydum;
Ben kendi kendimi mezara koydum;
Yürek bu bir daha atar mı bilmem…
Sözlerin yekünü ağırdı, sustum;
Yürek duvarına resmini astım;
Sevdayla, selamı, sabahı kestim;
Vuslat kervanına katar mı bilmem…
Her derdimi nimet saydım aş saydım;
Uslanmazı, deli – dolu baş saydım;
Sanma sakın gözlerimde yaş saydım;
Verdiğim yeminler tutar mı bilmem…
Aşkın zekatını canımdan verdim;
Elimden, ayaktan, kanımdan verdim;
Merhemi kanayan yanımdan verdim;
Sabrım tezgahını satar mı bilmem…
Düş kızı varlığın yokluk hecesi;
Gündüzden ziyade zıkkım gecesi;
Merhaba sonrası veda öncesi;
Oturup iki tek atar mı bilmem…
Ali ALTINLI – 04.10.2019
Saat: 22:58
5.0
100% (3)