2
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
957
Okunma
Yaşantım gırgırına
Düştüm ekmek tandırına
Güzel ekmek pişirirken
Göz diktim baldırına
Dedi yaptığın beğen
Başıma vurdu legen
Kendisi tandırdan sıcak
Küle döndü bu beden
Saçını etti halat
Tut dedi,kendin fırlat
Tandırdan çıkınca
Oldum ona musalat
Sırtıma indirdi süpürge
Etti kendine yörünge
Çok yalvardım yakardım
Kaybol dedi,etme gölge
Güzel canımı yaktı
Gözümün yaşı aktı
Babası beni görünce
Adıma deli taktı
Bakınca inatçı kaltağına
Düştüm çamur batağına
Bedava mezar ararken
Laf yetişti Azrail kulağına
Azrail kanadın çırptı
Hoca korkudan kaçtı
Bu cahillik başıma
Binbir belalar açtı
Hoca kaçarken seslendim
Rüşvet vermeye heveslendim
Dedim gel beni kurtar
Azrailden enselendim
Dedim:hoca hoca
Dört karıya koca
Sıratı geçemiyom
İmanını ver borca
Hoca dedi: değilim pek emin
İmanı sorarsan belki fazlası senin
Ölüm şakaya gelmez
Rica etme,sırası senin
Anladım ölüm hak
Ölümü çağıran ahmak
Nekir,Münkire ne gerek
Benim ki sualsiz yanmak
Sevap sayfam boş
Cennetin yolu yokuş
Dilim perçinlendi
Dediler Cehennemde konuş
Bitsin işin gırgırı
Rüyaymış ekmek tandırı
Şair fazla laf etti
Bağışlasın yüce Tanrı!..
M.Sıddık SOLMAZ