PAPATYA
avuçlarım titrerken
soğuğundan hasretinin yine o hiç sevmediğin kareli gömleğimi giydim.. şarkının en güzel yerinde bir iç çekerek hasretine damlayarak dökülürsün kırık hüzün renkleriyle.. Papatya! bırakma ellerimi.. hiç tutmadığın gibi esaretin sekînesinde.. bembeyaz kollarında dönerken uçarı heveslerimin serkeşliği taşarım bahçelerinden usulca basmadan üzerine.. âfâken içimde rûyası değer de gökyüzüme alarak kimliğimi yeni çağlara atar ya.. seherinde kokuna bulanarak en uzun şiirimde dünyanın en uzun mevsimi sevdamın gözbebeği / değil kelimelerin ilk öbeği tehdidinde bulanır ufkum tahribat-ı efkâr ile yenilenerek sırıtır penceremde başıboş..! hayalleri cihana beydâ hicran karakterimin mihenk taşı götürürken ilk hediyesini kimden yeni canlar alayım? kıt’asında büklüm büklüm sarıp sarmaladığım kireçli harflerin boynu bükük evinde yoktur izim.. kafam bozuk bu ara sakın ha huyumdur sanma! baharlar da güzlere karışır sen zâhire aldanma.. bir nur var ayak uçlarında getir koynuma basayım istersen hiç uzlaşma ben sevdana hastayım.. / bilinmez bir savaştayım taktığım kendime kelepçe esirinim, telaştayım dibi uçurum bu hendekte.. kır zincirimi hadi gülümse parmakların neden hep tetikte? alır götürür her şeyimi bu infaz eden dilekçe! o ayakkabısız çocuk hala aşağı sokakta beklemekte top/(lar) kırar camları hayata atıl-an tekmeyle.. anlamazsın iç ağrım açığa gider bu tekne kollarımda derman yok n’olur başkalara el etme! sızlarken en ziyası vedâkâr damlaları depreşik maya tutmaz kimyası her yanım delikdeşik..! |