7
Yorum
31
Beğeni
0,0
Puan
876
Okunma
tüyü bitmemiş kuşa sorsan
alacağım var der, maviden
maviye sorsan
bana mı sordu! der
tüylenirken..
yani buradan çıkınca nereye varılır bilmiyorum
kağıt, kalem ve gözlerim arasındaki hat
eğilip bükülürken ekranda
benimle çıkar mısın
sonu başa varsa da!
yolumuz kısa olabilir,
ya da münasip bir yerde indirebilirim ellerini avuçlarımdan
yeter ki nakavt olmasın söz
dudağında tutulmaktan
gelirken sessizliğini giyinirsen, sevinirim
suskunluğundan harf satın alıp
karşılığında ünlem kondurmayı düşlü’yorum
hem düşünsene
yanağına üşüşen utangaç pembelerle
gülleri dererken usuldan
kül yutacak kuşların
ateşe ilk uçuşundan
ve artık dublör kullanmayacak aynalar-söz-
sırrı ifşa ederken
yarın geç olabilir hem
ama dün için vakit erken
hadi,
tüyü bitmemiş bir arzu
-halden anlar muhakkak
gölgelen sunağında
ağustos en son ocak"