Doğacak güneşten umudu olmayan
Yarınların yakasından tutmayı
Bırakalı çok oldu senin anlayacağın
Çok oldu gelmişine – geçmişine
Küfür etmeyeli
Şu ağzı açılmamış rakı şişesine…

Sırılsıklam ıslanmayalı mesela
Delirmiş gibi yağan yağmur altında
Bir eli tutmayalı…
Bir çardak altında çay içmeyeli
Üşüdün mü diye sormayalı mesela…
Çok oldu gelmişine – geçmişine
Küfür etmeyeli
Örümcek ağı bağlamış şu yokluk köşesine…

Yana yakıla bir dostun kuru selamını
Merhaba’yı…
“Sana geliyorum” koy çayı ocağa
Diyen bir sesi ulan bir sesi…
Kapının çalmasını uzun uzun…
Çok oldu gelmişine – geçmişine
Küfür etmeyeli
Yanmayı unutmuş şu ocak ateşine…

Vazgeçilmezim vazgeçtiğinden beridir
Tek başına ağlamayı
Tek başına gülmeyi becerebiliyormuş
Demeyi öğrenmenin acısını…
Vevlhasıl
Çok oldu gelmişine – geçmişine
Küfür etmeyeli
Halden bilmez bir sarhoşun neşesine…

Yani demem o ki…
Çok oldu gelmişine – geçmişine
Küfür etmeyeli….

Ali ALTINLI – 24.07.2019
Saat: 00:18