Gelin sefer edelim,
Dere tepe gidelim.
Hiçliğin zirvesinden,
Varlığı seyredelim.
Ölüp ölüp dirilmek,
Olsun bizim gâyemiz.
Ötelere gerilmek,
Bir yay gibi; pâyemiz.
Atılalım sonsuza,
Deniz olup susuza.
Bir nişan olalım biz,
Bulsunlar sevdiğimiz;
Peşimizden gelerek;
Varsınlar hep delerek.
Ferhad misâli dağı,
Zamanı aşan çağı.
Bir adımla geçsinler,
Âb-ı hayat içsinler.
Kurtulsunlar ölümden,
Hayatın düğümünden.
Ölelim, dirilelim,
Dağılsın şu uykumuz.
Yoluna serilelim,
Bitsin bütün korkumuz.
Bir meydan okuyalım,
İhsanı dokuyalım.
İlmek ilmek işlensin,
Bir aşk; korkuyu yensin.
Diyelim; şahdamardan,
Sevgili yakın bana.
Arş-ı âlâ’da şamdan,
Her yol çıkmakta O’na.
Akalım sular seller,
Misâli hep uçsuza.
Bir olsun eller, diller,
Koyulsunlar sonsuza.
Şimdi asıl yolculuk,
Başlasın, dinleyelim.
Sanki ağlak bir çocuk;
Gibi hep inleyelim.
Bu yolda azık bize,
Belli belirsiz yaşlar.
Sevgiliyle dizdize,
Feda edilmiş başlar.
Varlığında yok olup,
Hiçte bayram edelim.
Her yerde O’nu bulup,
Yine O’na gidelim.

Ankara, 2018