2
Yorum
9
Beğeni
5,0
Puan
802
Okunma
Sabahın çiğleri dokunur bedenine
mor renkli menekşelerin üstüne, damla damla
göğsünde açardı menevişli gül kokuları
sabahın seherinde sevgi varken
gizem dolu bakışlar arasında
suların serin gölgesine salınırken gözlerim
sevda damlacıkları üzerine yayılırdı
kıvrılan kolları gibidir dalgaların
hasretine kavuşur sarardı, bağrına,
aynı menekşe kokularını.
uzağından çağlayan sesi gelir
dudak ısırtırcasına öpüşler ardından
şelaleden düşerken sular
göz göz şimşek çakar gibiydi
bir beyaz bulut yükselirdi damlacıklar göklere
etrafa huzur verirken serinliği
gülümserdi mor menekşeler...
saf kan bir atın şahlanışı, haykırışı yatardı
o siyah gözlerinde dinlenmiş olarak
yelesinden süzülen mağrur bakışları vardı
dağların eteklerine doğru koşarken o yağız atlar
gönlünde sevda çiçekleri sarardı
mis kokulu yeşil kırların, rüzgarında salınırken
mor menekşeler vardı...
hadi gülümse hayata
tertemiz akan nehirlerinde yıkanırken mehtap
berrak sularından içerdi tabiat
ayın şavkı düşerdi suların üstüne
yalnızlığını unutur gibi yutkunurken gece
karanlığın kaprislerine yenik düşercesine
dinlenmiş olarak uyanır ve gerinir hayat
gecenin bol oksijenli böğründen
mor menekşeler açardı
sen de durma koş o yağız atlarım
kırların koynuna aç buket buket
uzan mor menekşem yaylalarında
senin de gönlünden geçsin duygular
sarsın nemli bedenini tertemiz baharlar
aç kollarını sevenlerine gülümse artık
onlar da koşsun mutluluğa doğru
bak gör sen de neymiş sevmek
hepsi de bu yaşam, yaşamak için değil mi ?
bırak dokunsun o sabahın serinliği
mor menekşem senin de bedenine...
Behçet Bük
mayıs 2019
5.0
100% (5)