Senden gitmek, hayalde imkasızı tetikler
Ve bırakır ruhumu şeytanın infazına
Yükünü almış şilep benliğimi itekler
Sürükler her parçamı, yanardağlar ağzına

Senden gitmek, tarihin tefsir kitaplarının
Gerçekleri gizleyip, halkı kandırmasıdır
Zenginin kapısında, kedi aş kaplarının
Aç, siyahi çocuğa, hakkı andırmasıdır

Senden gitmek, adanmış köle ķızın adını
Altın tepsi içinde, bir harise sunmaktır
Özgürlüğnü ısrarla, arayan son kadını
Töreye kurban edip, namusla; avunmaktır

Senden gitmek, vuslata düşe niyetlenerek
Tarihi bir zindanda iskenceyle uyanmak
İllegal günahlara, nirvana da; dar kurup
Seksen milyon hintliyle, ganj nehrinde yıkanmak

Senden gitmek; bin asır göçük altinda kalıp
Sükuta tuğlar dikip, kırk düğüm bağlamaktır
Acı destanlarına on dilde ağıt olup
Kendi cenazesinde, oturup ağlamaktır


Aliye Uyanık /BOZOK KIZI
Şubat 2019