15
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1503
Okunma
kimi zaman eskittim yüzümü avuç içlerimde
gece yüklü gözlerin uyuturken zamanı
denizler hala hırçın adının bir yerinde
azalıyor sanki hayat kül taşıyan ateşiyle
sustur şu yağmuru gitmeden önce
sürükleniyorum kendime bak yenildikçe
oysa saçların rüzgar dokunsam bahar
çarptıkça ayrılığa kanatıp kanatıp ağlar
kırılan dalların ağırlığı gelir omuzlarımı dağlar
adımları ürkek gözleri ıslak
bu dilsiz sevdamızın
bağlanmıştı sesi inceden bir saz teline
tutunduğum dizeler kirpiklerine ağıt
geçtiğim caddeler tenhalıktan yorgun
her vakit sonraki aşka geç nasılsa
uzundu sözüm oysa soluğum bir nefeslik
sen yine de suskumu hayra yor
ömrüm sen ve sensiz iki kişilik...
10/06/2008