59
Yorum
100
Beğeni
5,0
Puan
2089
Okunma

Güne ne güzel başlamıştık
Yılların hasretiyle konuşurken
Son bahar güneşi
Bize göz kırpıyordu....
Üçümüz vardık
Sen ben ve sonbahar güneşi..
Kararsız kalmıştık
Ne yapalım, nereye gidelim diye
Aynı anda ikimiz bir ağızdan
İlk tanıştığımız sahildeki
Balıkçı kulübesini haykırdık..
Hem Kulbenin sahibi hemde,
Bizi her gittiğimizde bağrına basan
Hasan Dedenin;
Elini öperek hayır duasını almak
Ve;
Tavşan kanı çayını içmek istemiştik...
Giderken Güneş,
Senin güzelliğini kıskanmış olmalı ki
Bulutların arkasına sığınarak
Onları ağlattı....
O bulutların göz yaşlarıyla ıslandık
Kulubeye sığındığımızda sırılsıklamdık
Bir birimize bön bön bakarken
Hasan dedenin,
O meşhur gülüşüyle irkildik
Tok sesiyle sizi mendeburlar sizi
Diyerek söze başladı
Haydi sarılın birbirinize dedi
Ben; şimdi ateşi yakarım deyip
Tavşan kanı çaylarımızı getirmişti...
Sarıldık bir can olduk
Ne çabuk geçmişti zaman
Hasret bitmeden
Yine yine ayrılık zamanıydı
Hasan dedenin arayı açmayın haaaaa
Sözleriyle vedalaşıp ayrılmıştık..
Sahi bundan sonra
Uzun vadeli ayrılıklar olmasın olmazmı....?
Arayı fazla açmayalım
Ne dersin cano
Ne dersin.....
IŞIK Mehmetali..
5 / 10 / 018
5.0
100% (73)