1
Yorum
4
Beğeni
5,0
Puan
856
Okunma
Sonrada oturup, şikayetlenirim kendime,
Elimde kalem,
Yazmayı bilmiyorum,
İçimde elem,
Çıkarmayı bilmiyorum,
Durmadan anlatsa da, durmadan konuşsa da el âlem,
Mahkûmum, dinliyorum.
Bazı bölümlerim bana bile mahrem,
Geziyorken ayaklarım avare,
Kesiyorken, takılıp düştüğüm kaldırım taşı bile ahkâm,
Karşı çıkmayı bilmiyorum,
Bir ’bataklık’ desen, onun bile sonu var,
Neyim ben, bilmiyorum.
5.0
100% (4)