0
Yorum
2
Beğeni
5,0
Puan
1059
Okunma
Hani, bir güneşli baharı olurdu İstanbulun;
Boğaz sırtları erguvan rengi
Ve masmavi bir rüzgâr eserdi denizden ince ince
Ve bir ılık yumuşaklığı vardı ellerinin;
Ürperirdim ellerime değince...
Yaşım; işte, o yaşlardı, toydum,
Severdim; ekmek gibi, su gibi sevmeye mecburdum.
Ve bilmediğim bir tadı vardı dudaklarının;
Tattıkça acıkıyordum...
Sonra, yıllar girdi araya,
Evlendik, çocuklarımız oldu-şiirlerdeki gibi-,
Kötü bitmedi hikâye, ayrılmadı yollar
Fakat
Ne bende o kaynayan kan,
Ne senin ellerinde o ılık yumuşaklık,
Ne Boğaz sırtlarında erguvanlar var...
(1988)
Ünal Beşkese
5.0
100% (1)