Alçak ruhlu olanlar para arar, yüksek ruhlu olanlar ise saadet arar. ostrovski
ishakaras
ishakaras

Dilimi yitirdim

Yorum

Dilimi yitirdim

( 16 kişi )

10

Yorum

24

Beğeni

4,8

Puan

1830

Okunma

Dilimi yitirdim

Beşbin kelimeyle konuşulan dil
Şimdi beşyüz küsür olmuş bunu bil
Onda biri dilimde, onuda sil
Bu konuya beyin lâzım, çok derin
Dilimi yitirdim, dilimi verin

Şiir yazacamda kelime lâzım
Kelimemi var,hani neyi yazım
Sözsüz kelimesizde, çalsın sazım
Ecnebinin dili olmasın şirin
Dilimi yitirdim, dilimi verin

Yabancı sözleri çıkarın atın
Benim öz dilimi getirin katın
Dili olmayanın, ırkıda batın
Türkçe ile,el dilini ayırın
Dilimi yitirdim, dilimi verin

Ecdadım bakınız bizden ne ister
Bayrağı, dinini,dilini ister
Hadi sende emaneti göster
Çıkart kelimeyi ecnebi şerrin
Dilimi yitirdim, dilimi verin

Öz Türkçe nerde varsa toplayın
Kendi dilinle söyleyin,hoplayın
Kitabeleri var, Orhun, Altayın
Kitapların içine tek tek girin
Dilimi yitirdim, dilimi verin

Aras’ım artık dilimde tüy bitti
Yabancı kelimeler canıma yetti
Ecdadımın dili nereye gitti
Açın kütüphaneyi yerlere serin
Dilimi yitirdim, dilimi verin

İSHAK ARAS
İshakaras(mihman)
16.09.2018

Paylaş:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Şiiri Değerlendirin
 

Topluluk Puanları (16)

5.0

94% (15)

2.0

6% (1)

Dilimi yitirdim Şiirine Yorum Yap
Okuduğunuz Dilimi yitirdim şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Dilimi yitirdim şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Metin Beyazlı
Metin Beyazlı , @metinbeyazli
2.10.2018 22:36:20
Bir milleti yok etmek önce dilini tahrip etmekle başlar.Üstadım kaleminiz varolsun
İsmailoğlu Mustafa YILMAZ
İsmailoğlu Mustafa YILMAZ, @ismailoglumustafayilmaz
21.9.2018 11:04:17
GÖNÜL DOSTU;
"Dilimi ve töremi kim yıkabilir"..?
- İÇİMİZDEKİ HAİNLER -
Şiirimi okuduğunuz veya okuyacağınız için teşekkürler…
...........................................Saygı ve selamlar..
Mehmet Aktaş
Mehmet Aktaş, @mehmetaktas
19.9.2018 13:38:56
Duyarlı yüreğiniz hiç susmasın şair arkadaşım.
Sağlıcakla kalınız...
Canan EREN
Canan EREN, @canan-eren
19.9.2018 09:05:03
5 puan verdi
Özümüzü yitirdik ,Saygımızı yitirdik,Sevgiyi yitirdik , Merhameti yitirdik , dil ne yapsın hocam dururmu oda kaçtı .
Kutlarım

Saygımla
ABDULKERİM KAYA
ABDULKERİM KAYA, @abdulkerimkaya
18.9.2018 22:48:50
çok güzeldi,akıcı ve anlamlıydı,kutluyorum Üstadım,yüreğine ellerine sağlık,Dua ve selamlarımla.
AZAP
AZAP, @azap
16.9.2018 20:47:00
5 puan verdi
ne kaldı ki değerlerimizin adına dost kutlarım bu duyarlı yürek sesini kal esenlik içinde...
ilhan ATEŞ (ZAYİ OZAN)
ilhan ATEŞ (ZAYİ OZAN), @ilhan-ates-zayi-ozan
16.9.2018 15:39:10
5 puan verdi
Değerli dost, ne güzel olmuş.
Dilimizin tercümanı harika bir şiir.
Tebrik ediyor yürekten kutluyorum sizi.
Yüreğinize gönlünüze sağlık.

Selamlar sevgiler.




Bahattin Bulut 04
Bahattin Bulut 04, @bahattin-bulut-04
16.9.2018 06:46:14
Yüreğinize sağlık üstadım
Suat Zobu
Suat Zobu, @suat-zobu
16.9.2018 00:53:27
5 puan verdi
Yüreğine sağlık ustam. Maalesef unutulan o kadar çok Öztürkçe kelime var ki.

Bunda hepimizin suçu, ihmalkarlığı var.

Çok yönlü değerlendirmek gerekir.

Selamlar.

**

ÇORUM İSKİLİP YÖRESİNDE MAALESEF UNUTULMAYA YÜZ TUTMUŞ BAZI ÖZTÜRKÇE KELİMELER.

A



A’lenmek: Eğlenmek, durmak, dalga geçmek, oyalanmak

Abariy: Hayret nidası

Abdesane: Tuvalet

Abdestlik: Banyo yapılan yer

Aboo: Hayret nidası

Ağa: Baba,

Ağca: Beyaz,

Ağnanmak: Yuvarlanmak, at, eşek gibi hayvanların yuvarlanması,

Aha: İşte,

Ahacık: İşte burda

Alaçık: Ağaç dallarıyla iskeleti kurulmuş ve çul kilimle örtülü çadır. (ALACIK)

Alma: Elma

Amaa: Şaşırmak

AMBAR: Hububat deposu,

Anadut: Buğday ve benzeri ekin destesini remorka veya başka bir araca yüklemede kulanılan üç kollu harman aleti. tarım aracı,

Annacı: Karşısı

Annacıma gel: Karşıma gel

Aş: Yemek

Aşamınan: Akşamleyin

Avu: Zehir

Ayakyolu: Tuvalet



B



Baba çıkasıca: Sinirlenilen kişiye söylenen söz

Badal: merdiven basamağı

Bahraç / Bakraç: Bakırdan küçük kova

Balak: Manda yavrusu

Baldırcan: Patlıcan

Bamiye: Bamya

Bardak: Çam ağacından oyulmuş 7-8 litrelik su kabı, seneğin küçüğü. "Eski çamlar bardak oldu" deyimi buradan gelmektedir. Şimdi ise bardak su bardağı-çay bardağı olarak algılanmaktadır. Su içmek için kullanılan bu günkü bardak yerine "TAS" kullanılmaktaydı,

Batman : Yaklaşık 20 Litrelik sıvı ölçü birimi,

Bayakdan: Biraz önce

Bazlama : Sacda pişirilen yuvarlak ekmek

Bekit: Kapat, ört

Belermek: Gözleri büyüterek öfkeyle bakmak,

BILDIR : Geçen sene,

Bıza' : Buzağı

Bi hapaz: Bir avuç

Bi dıhım : Bir lokma

Bibi : Uzaktan kadın akraba,

Bicimcik: Azıcık, az olan şey

Biçki : testere türü

Biley taşı : kesici araçları iyeleyen alet

BİZ : Delik delmeye yarayan alet,

Bostan : Kavun, karpuz tarlası

Boyunduruk : çift süren hayvanları birlikte yürüten ağaç çember

Boz : 1- sürülmemiş toprak, 2- Renksiz, gri renkte olan, Bomboz: Rengi atmış, Bomboz olmuş: Hastalıktan rengi iyice sararmış.

Böğür: Yan taraf, vücudun yan tarafı, böbreklerin olduğu kısım

Börtlekmek: Bir şeyi haşlamak

BÖRÜ : Zehirli bir örümcek türü,

Bucaklık: Evde kap kacak konulan yer,

Bugelek (g sağı n): Büyük baş hayvanları rahatsız eden, kanını emen, kolay kolay bırakıp gitmeyen, uçan bir böcek.

Bulamaç: Undan yapılan cıvık yiyecek

BUNDAN KEYLİ : Bundan sonra,

Buymak: Çok üşümek,

Büngüldemek: Suyun yerden fokurdaması,

Bürgü: Yemeni,



C



Cahal : Cahil, tam yetişmemiş, delikanlı

Camış : manda

Canavar: Kurt

Candarma: Jandarma

Cerek: Uzun ince ağaç, uzun boylular için de kullanılır

Ceyran : elektrik

Cıbır: Parasız, pulsuz

CILGA : Patika-keçi yolu,

Cıncık: Camdan yapılmış eşya,

Cırcır : Fermuar

Cızlavat : lastik ayakkabı

Cimciklemek : Çimdik atmak, çimdiklemek

Cirpeden: Hızlıca, birdenbire

Cof cof : Süs

Culuk: Hindi

Cuvara: Sigara

Cüce : civciv

Cücük: Civciv



Ç



Ça'al: Küçük taşlardan oluşan yığın.

ÇALHAMA : 1- Caminin yanındaki çeşme,

ÇALHAMA : 2- Yoğurtla ayran arası kıvamdaki yoğurt,

Çandı : Evin, ambarın köşesi

Çapıt : Bez Parçası

Çarkıt: Bozuk - külüstür,

Çatal kapı: Bahçeli evlerin dış kapısı

ÇEBİŞ : 1 Yaşındaki erkek keçi,

Çemkirmek : 1 . Birine karşı gelmek, sert cevap vermek. 2 . halk ağzında Köpek kesik kesik havlamak.

Çıngı: Kıvılcım,

Cıvıtmak: Oyun bozanlık

Çiğit : Çekirdek

Çilermek: Su sızması,

Çimmek: Yıkanmak

Çinilemek: Çınlamak,

ÇOR : Hastalık,

Çöğdürmek : küçük abdest yapmak (Özellikle çocuklarda)

Çöğmek: Yana yatmak,

Çökelik: Evde yapılan bir peynir türü,

Çömelmek: Dizlerinin üstüne çökmek

Çömütmek: Çömelmek,

Çördük : Armutun küçüğü

Çörtleğen / Çörten: Pınarlarda ve çatılarda su akan yer,



D



Dalmak: Bir yere girmek

Dam kürümek : ahırı süpürmek

Dam: Ahır, çatı

Darı : mısır tanesi

Demrağ: Egzema

Deze: Teyze

Dıldıbız : Fakir

Dibek : Ağaçtan yapılmış havan, sohu

Dinelmek : Ayakta durmak Dirgen : harmanda sapları yayan çatallı araç

Dolama : parmağın iltihaplanıp şişmesi

Donyağ: İçyağ - Çok soğu insanlar için de kullanılır -

Dölek: Düzlük,

Döş : göğüs

DÖVEN : Düven,

Duluk: Avurt

Duncukmak : Nefessiz kalmak, somurtmak,

Dürzü : (aslen bir mezheptir) aşağılamak için kullanılır

DÜVE : 1 Yaşındaki dişi inek yavrusu,

Düven : Harmanda traktör, at veya öküzle çekilen, ekinleri ezip saman yapmaya yarayan, aralıklarla kesici taşlar monte edilmiş kızak



E



Eci : Kız kardeş, bacı, abla,

Ecicik : Azıcık, bir tutam Ekti: Yiyecek konusunda yüzsüzlük yapan

Ellağam : Herhalde, galiba

Ellik: Ekin biçerken el parmaklarına takılan ağaç parmaklıklar.

Emişik: Bir memeden emen kardeş olmayan yavrular.

Emme : Ama

Emmi: Amca

Empirme: Kadın elbise kumaşı.

Enek : Misket, bilye

Enik: Kedi ,köpek yavrusu

Enteri: Zıbın , elbise

Erişmek : (meyvalar için) olgunlaşmak

Erze: Kapıyı kapalı tutmaya yarayan demir

EVLEK : Ekin ekerken ayrılan bölüm,

Evmek : acele etmek

Evrağaç/evirgeç: Ekmek çevirmeye yarayan uzun yassı tandır değneği,

Eyy: Efendim

Eze: Vücut, beden



F



Fağrimek : Yaşlanmak, ihtiyarlamak

Felfecir okumak : gözlerin fıldır fıldır dönmesi

Ferik : Piliç

Fırıldak: Oyuncak, kendisine güvenilmeyen, sahtekar

FİRİK : Kızarıp olgunlaşmaya başlayan buğday başaklarının ateşte kavrularak yenmesi,

Fişne: Vişne



G



Gabak : Kabak, kel

Galbır: Elekten büyük olan eleme aracı.

Gamaşmak : mayhoşluk

Gamyon : Kamyon

Ganara: Yemekten başka bir şey düşünmeyen işe yaramaz kimse, luzumsuz işlerle uğraşan

Garipsemek: Özlemek,

Gaste : Gazete

Gavillemek: Kararlaştırmak,

Gavurga: Patlamamış mısır, buğday kavurması

Gayillenmek: Kabul etmek,

Gayli : Artık

Gedik: Dişleri dökülmüş olan,

Gerneşmek: Gerinmek,

Gı : Erkeğin kadına seslenişi

Gıbraşma: Kıpırdama, hareket etme

Gıdık : Çene altı

Gıran giresice: İlenç (hastalık bulun inşallah)

Gıran: Toplu ölümlere sebep olan hastalık.

Gidişmek : kaşınmak

GOBEL : Erkek çocuğu,

Gocuk : kış giysisi

Godek / Gudük: Kısa

Göğ böğrülce : taze fasulye

Göğermek : yeşermek

Göğsemek : Hayvanların çiftleşmeye hazır olması

Gök: Yerine göre mavi-yeşil,

Göynek: Gömlek biçimli gecelik,

Göynümek : olgunlaşmayı da öte geçmek

Guguk : kuş türü

Gunnamak: Eşeğin, köpeğin doğurması,

Gurk: Yavru için yumurtaya basan ya da yeni civcivleri olan tavuk.

Guvermek: Yeşermek,

Güğüm: Bakırdan yapılan büyük su kabı, helke

Günnük : Yevmiye



H



HABE : Heybe,

Hağ: Sırtta taşınan büyük sepet,

Hamut: Çift süren öküzün boynuna takılır,

Hapaz: Avuç

HARAL : Büyük kıl çuval,

Hayat : avlu

Hazetmek / Hazitmek : Beğenmek, hoşlanmak

Heçlemek: Bozmak, atılacak hale getirmek, berbat etmek

Hedik : haşlanmış buğday

Hela: Tuvalet

HELKE : Su kabı,

Hergele: İşsiz sapsız, yaramaz insanlar için söylenen söz.

Heşlenme: Boşa gitme

Heyka : hikaye

Hırka: Eskiden kadınların giydiği folklorik bir giysi.

Hızar : ağaç biçen biçki

Hinkirmek: Sümkürmek,

Holluk : fol

Horanta : çoluk-çocuk

Hörüklemek: Bir şeyi ağzına kadar doldurmak,

Huysukma:Tedirgin olma, çekinme, huylanma

Hürü: Huri



I



Irakı: Rakı

Iramazan: Ramazan

Irbık: İbrik

Irza: Rıza

Isıcak: Sıcak

Islağaç : Yufka ekmek pişirirken çevirmeye yarayan yassı tahta

Islama : ekmek ıslama

Işgın: Fidanın sürgün kısmı - filiz,



İ



İBRİK : Abdest almaya yarayan su kabı,

İdare: Gazyağı ve fitil kullanılarak kullanılan camsız aydınlatma aracı.

İkileme : tarlayı ikinci kez sürme

İleğen : Leğen

İlergün/ürelüğün: Dünden önceki gün

İlistir: Delikli süzme kabı

İliye: Öyle değil mi

İrbam : İbrahim

İRİLİK : Samanın irisinin konulduğu yer,

İt dirseği : göz kenarında çıkan bir kabarcık

İya’ : Kaburga kemiği,



K



Kademsiz: Şansız, talihsiz, uğuru olmayan

Kaktır: İttir.

Kapçık : kabuk

KARAVUK : Baharda toplanarak yenilen ot,

Kaş : uçurum, tepe sırtı

KAŞIKLIK : Kaşık konulan askılı tahta kap,

Katık: Yoğurt, ayran,

Kaynata: Kayınpeder

Kekil: Yeni gelinlerin kulak yanlarında kesilerek şekil verilen saç

Kele: Pekiştirme sözü,

Kelem : Lahana

Kemre: Hayvan gübresi

KENDİGELEN : Yere dökülen tahılın ertesi yıl kendiliğinden bitmesi,

Kertmek : Oymak, işaret koymak Kes: Samanın incesi yendikten sonra, yemlikte kalan iri kısmı

Kesek: Tarlanın sürülmesinden sonra oluşan iri toprak parçaları.

Keskenmek: Atacakmış gibi, vuracakmış gibi yapmak,

Keş: Yağsız Peynir

Kımçıtmak: Keserken koparmak,

KIR : Yazı-yaban,

Kıran girmek : bitmek sona ermek, salgın hastalık

Kırık: Kadınların yabancı erkek dostu

Kırklık: Koyunların yününü, keçilerin kılını kesmede kullanılan bir tür makas

Kırkmak: Kesmek

Kırmaşmak / kıpraşmak: Kımıldamak,

Kısrak : Dişi at

Kıyak yapmak : İyilik yapmak, torpil geçmek

Kirez: Kiraz

Kişkişlemek: Kışkırtmak,

KOSTAK : Forslu olan,

Kömbe: Alttan ve üstten odun ve tezek ateşiyle sinide pişirilen mayalı çörek

KÖMÜŞ : Manda,

Kösüre : kesiçi araçları iyeleyen bir alet , bileği

KÖYNEK : Atlet yerine kullanılan iç çamaşırı,

Kumpir: Patates

Kuruluk: yüksekçe yer

Kuytuk : çukurca yer

Külek: Buğday ölçü birimi, kavanoz şeklinde kap, küçük yağ fıçısı,

KÜLÜK : Balyoz,

Küpür: Süpürünce çıkan toz toprak,

Küskü : sopa

Kütük : ağaç gövdesi, kısa, bodur



L



Türkçede L ile başlayan kelime pek yoktur.

LEĞEN : Abdest alırken suyun döküldüğü kap,

Lök: Gaz lambasının cam takılan kısmı

Löküs: Lüks( Gaz yakıtlı aydınlatma aracı)



M



Ma'da : başka

Madara: Rezil olma, alay konusu

Madeniz: Maydanoz

Mağza : bodrum kat odası

Mahana : Bahane

Mal: Büyükbaş hayvan

MALAMA : Savrulmaya hazır samanla tane karışımı yığın,

MALAMAT : Rezil,

MAŞALAMA : Bahçede sebze ekmek için ayrılan küçük bölümler,

Meccanen: Bedava, beleş

Meğsimek: Mühimsemek, önemsemek, drğer vermek

Merdimen: Merdiven

Misir: Mısır

Mostra: Gerçek, gerçek yüzünün ortaya çıkması.

Motur: Traktör

Mugallit: Komik hareketleri olan, güldüren kişi.

Musmul: Mundar olmayan - temiz,

Muzur: Yaramaz, yaramaz işler yapan

Münkürcü: İyilik bilmez , nankör.



N



Nacak: Küçük balta

N’oldum delisi: Konumu, durumu değişince havalara giren insan.

Nahal : Nasıl

Narasın: Ne arar (Narasın gız anam yok)

Niyittin : Ne yaptın

NODUL : Ucunda çivi olan sopa,



O



Ocaklık : eski evlerde ateş yanan yer

Okka: Bir kiloramdan biraz fazla ağırlık ölçüsü

Oklaa: Oklava

Okuma: Davet, davetiye

Omar: Ömer



Ö



Ödüm goptu: Çok korktum

Öğnük: Önlük

Öğörsemek : ineklerde çiftleşme arzusu

Öndere : Ucu çivili uzun sırık, övendere

ÖNLÜK : Kadınların ev işi yaparken önlerine taktıkları bez,

Örklemek : bağlamak

Ötüğün : Öteki gün, önceki gün

ÖVENDERE : Nodul,

Özemek: Bir şeyi fazla uzatmak, yoğurt vb malzeleri cıvıklaştırmak



P



Palaspandıras: Hazırlıksız, alelacele ile hareket etmek.

Pantul: Pantolon

Parpı: Şifalı çamur

Paya: Havalı, cakalı

Pece: Baca,

Peşkir : el havlusu

Pınsık: (Ateş için) Bir türlü alev almayan, habire tüten, pasif

Pırtmak: Hızlıca kopmak, ayrılmak, kaçmak,

Pinnik: Kümes,

Poğsumak : buharlanıp ıslanmak

Pörtleme : dışına taşma

Pu'ar : pınar, su yalağı, çeşme

Pürtük: Küçük parça



R



Türkçede R ile başlayan kelime pek yoktur.



S



SABAN : Çift sürmeye yarayan tarım aleti,

Sac ayağı :

Sacayağı: Üzerinde yemek pişirlen üç ayaklı demir

Saçkı: Tandırda yakılan ot,

Saçma : serpme

SAHAN : Tabak,

SAHANLIK : Tabak konulan yer,

Sallı : ağır

Sap yiyip, saman sıçmak: Ne dediğini bilmeden saçma sapan konuşmak.

Sap: Ekin sapı/iri saman,

Seğirt: Koş

Seki: Oturak,

Seklem (kıl çuval), silgi (banyo havlusu),

Sekmen: Zeminden 30-40 cm yükseklikteki yer

Sene: Yıl

SENEK : Çam ağacının kütüğünden oyulan, tarlalara su içmek için götürülen, yaklaşık 20 litrelik su kabı,

Senit: Üzerinde hamur açılan, meyve, sebze doğranan tahta tabla.

Sergen: Raf

Siğme: Akıtma, işeme

Sini: Büyük tepsi

Sinsin: Ateş çevresinde oynanan oyun

Sohum: Yufka ekmekten yapılan, sulu yemek almaya yarayan kaşık gibi parça

Sokranmak: Homurdanmak,

Soku: Bulgur, keşkek dövülen dibek

Sokum-sohum: Yufka ekmeğin kaşık gibi kullanılması,

Somak : Mısır koçanı

Sorutmak : Yüzünü ekşiterek oturmak

Söbe: Tam yuvarlak olmayan

Sündürme: Uzatma

Sütlük: Eskiden yemek, yoğurt ve yağ gibi yiyeceklerin koyulduğu yer.

Süzme : bez ile süzülmüş yoğurt



Ş



Şafak: Alın

Şaplak : şamar

Şepit: Bazlama ekmeği

Şıvgın : sürgün, ince dal

Şilepe : Yapış yapış

Şindi / Şindik: Şimdi,

Şipit: Terlik,

Şippedenek: Hemencecik

ŞİREVİT : Üzümlerin pekmez yapmak için doldurulduğu, çıkan şıraların alt yanındaki bir delikten boşaltıldığı ağaçtan yapılma V harfi şeklinde olan 2,5 metre uzunluğunda, 1 metre genişliğine ve 80 cm yüksekliğinde at arabası veya kağnı ile taşımaya uygun, üstü açık olan depo,

ŞİŞEK : Kısır koyun,



T



Talla : Tarla

Tas: Bardak anlamında da kullanılır,çukur tabak anlamında da

Tataram: Üşütme sonucu mide ekşimesi, mideyi bozmak, kusmak

Tavatır : Çok iyi, güzel

TEKECEN : Baharda toplanarak yenilen ot,

Temek : Ahırdan hayvan dışkılarının atıldığı delik, küçük pencere,

Tengdirmek: Ortadan kaybolmak, ölmek, elden çıkarmak

Tepik: Tekme

TINAZ : Saman yığını,

Tınaz: Harman düvenler tarafından dövüldükten sonra yığılan saman ve tanelerin karışımı olan yığın.

Tıngır: Kova,

Tokaç: Çamaşır yıkarken ,çamaşırları dövmeye yarar ağaçtan gereç

TOKLU : 1 yaşındaki koyun yavrusu,

Tomruk : kalın ağaç

Topalak: Domates

Tuğmen: Kuşlarda ibik,

Tummak: Suya dalmak,

Tumman: Eskiden bezden yapılmış genelde kadınların giydiği pantolon biçimli giyecek,

Tülemek: Kuşların tüy çıkarması, mecazi: maddi bakımdan iyi duruma gelmek,

TÜNEK : Tavukların tünediği yer,



U



Uçuklama: Dudakta kabarcık oluşması

Uğra: un

Uğrün uğrün: Gizli, gizli

Urba: Giysi



Ü



Üç etek: Folklorik giysi ,setilyon

ÜLEŞ : Pay,

Ünnemek: Çağırmak

Üreluğün: İleri gün, geçen gün,

Ürümek: Havlamak(köpek ürüyor derler)

Ürüya: Rüya

Ütelemek: Tavuk, hayvan tüylerini ateşte yakmak, ot/ekin dallarını ateşte yakmak,



V



Verep: Yamaç,



Y



YABA : Harman savurmaya yarayan tarım aleti,

Yad: Yabancı ,el

Yal: Kedi ve köpeklere verilen un ve su karışımı yiyecek.

Yalak : hayvanların su içtikleri kap

Yalık: Mendil ya da iş yaparken boyuna bağlanan bez

Yapak: Bayanlarda saçların taranmamış hali, yapaklı

Yavsu: İnek at gibi hayvanlar üzerinde yaşayan bir asalak canlı.

Yaykamak: Çanak , tabak gibi kaplara su tutmak, durulamak.

Yazı: Tarla - yeryüzü,

Yelikmek: Şımarmak

Yellenmek: Yokuş aşağı iniş esnasında hızlanmak, ayrıca gaz çıkarmak

Yel-yepelek: Hazırlıksız alalacele hareket etmek

YEMLİK : 1- Baharda toplanarak yenilen ot,

YEMLİK : 2- Hayvanların yem yediği oluk,

Yırak: Uzak,

Yiğnik : hafif

Yirik: Yırtık

Yoha / yuha: sığ

Yoz: Yabani

Yumak: Yıkamak,

Yunacak: Pis, dinsiz,

Yunmak: Yıkanmak-çimmek,

Yüklük: Evde yatak yorgan konulan yer,

Yülümek: Kazımak, tıraş etmek,

Yüssük : Yüzük



Z



Zabın : Fakir, çaresiz

Zağar : köpek

Zeklenmek : Alay etmek, alaylı taklit yapmak,

Zevzek: Geveze

Zı’armak: Oyunbozanlık,

Zıbın: Kadınların giydiği basma entari

Zıkkım : zakkum

Zımzıklamak : Yumruklamak

Zırzop: Elde avuçta durmayan insan.

Zikke: Hayvan ipi bağlamaya yarayan demir kazık.

Zilli: Biraz hareketli ve oynak kız çocuklarına söylenir.

Zoba : Soba

Zopa : Sopa

Zükkem: Nezle

.
Mustafaoğlu İlyas
Mustafaoğlu İlyas, @mustafaoglu-ilyas
16.9.2018 00:25:58
5 puan verdi
Yüregine saglik degerli kalem,
Sade dili degil dinide yitirdik,
dedemizin mezar taslarini bile
okuyamaz olduk
belkimde bu yüzden
kabugumuza cekildik
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL