Dün selamını aldım bir dosttan
Hal hatır sormuşsun unutmamışın Allahtan

Yaşanmışlıktan söz etmiş
Hatıraları yad etmişiniz bir bir
Sevinmedim.. mutlu olmadım dersem yalan olur

Ne kadar zaman oldu bilmiyorum gideli
Ama gördüm ki
Seninde beyninin dehlizlerinde yer eden bir şeyler kalmış besbelli
Sende albümünde saklamışın bir yaşanmışlık resmi
Demek ki sende unutamamışsın unutulmaması gerekenleri

Sevmesen de “ özledim …” demişsin ya o günleri
Doğru söylemişsin be göçmen kızı
Hangimiz kimleri özlemedik ki

Sonra aşkından söz etmişsin aşka gelip
Yine yaşanmışlık adına vefalı çıktın biliyor musun
Yani her zaman ki gibi yine bir sıfır sen galipsin

Hep öyle olmadın mı zaten hep önde değimliydin sen
Hep bir sıfır galip başlamaz mıydın
Sanki bu senin özel ve temel karakterin di
Sen böyle tanını r dost düşman böyle bilirdi hatırlarmısın
Valla haklısın ne diyeyim yalan da değil hani

Biraz da sen anlat mı diyorsun yani
Ne deyim ne anlatayım bilmem ki
Her şey duyduğun , gördüğün gibi işte

Aynı tas aynı hamam diyemiyorum
Çünkü ne tas kaldı ne hamam
Hani derler ya “ cami yıkılsa da mihrap yerinde..”
Geç onları sen ..geeeeç be göçmen kızı
Baksana cami mi kalmış mihrap mı
Bunlar garip gönlümüzün hüsn-ü kuruntusu
Kendi kendimizi aldatmayalım
Kuyruklu bir yalan şimdi onların hepsi

Ve diyorum ki
Yanlışın neresinden dönülürse kar
Zira “davul bile dengi dengine çalar”
KAŞİF KANİ ERTÜRK Eğitimci şair-yazar Sarıkaya/ Yozgat
Sarıkaya şair ve yazarlar derneği başkan yardımcısı