Şimdi bulduk sanmayın, aslında biz papazı
Mantıkla köprüleri attığımız gün bulduk
İçimizde öfke, kin… Cehaletin avazı
Müspet ilme, irfana çattığımız gün bulduk

Doğruluğun yerine eğriliği seçerek
İşimize geldikçe yalan yemin içerek
Haksızlığa göz yumup ahlakı es geçerek
Helal aşa haramı kattığımız gün bulduk

…Hasan’ın böreğini alanlara göz yumup
“Bal tutan…” yalar diye çalanlara göz yumup
Öksüzlerin malına dalanlara göz yumup
Kulağının üstüne yattığımız gün bulduk

Aslan sürülerine sarı öküzü verip
Menfur emellerini nihayete erdirip
Conilerin postunu İncirliğe serdirip
Domuzun ülküsünü güttüğümüz gün bulduk

Baba mirasımızı tutup babalar gibi
-Ağzımız kulaklarda ki mal bulmuş Mağribî…
Yedi kat el demeden hem de işin garibi-
Parayı bastırana sattığımız gün bulduk

Fırtınalı denizde kaptanlar ehliyetsiz
Ustalar yeteneksiz, rehberler basiretsiz
Yıllar yılı hayatta bilerek kifayetsiz
İnsanların ardından gittiğimiz gün bulduk

Dizgini bilmem kimde(!) boyuna sıkar yular
Borç harç gediklerinden gövdemize su dolar
Çepeçevre kazılmış dipsiz dipsiz kuyular
Gafletin sularına battığımız gün bulduk

06.08.2018
Salih ERDEM