3
Yorum
14
Beğeni
4,9
Puan
920
Okunma
her kıvılcım kendi yangınına büyür
her fidan kendi ormanını büyütür
devrimleşse de evrimleşse de
hiç bir aşk kendi eceliyle ölmemiştir…
hani,
deniz ararsın ya
bazen sevdiğinin gözlerinde
kıyı kıyı tutuşup kıyılarına vursun istersin gülüşü
bazen de
ucu kırık bir iğne olursun söküğünü dikemediğin kalbine
yatılı bir masal olsun istersin sihrine inandığın aşk
ne bir başına ağlamak ne de bir başına sevmek istersin eskisi gibi
ne akrebinden
ne de yelkovanından yakalanmıyor zaman
sınırlarına sınırsızlık, yaralarına kabuk eksende
dört mevsim ne güneş açar ne de çiçek açar sinende
daha imbiğinde damıtılmamışken aşk
namluya sürmek istesen de sözcüklerini
ve gömmek istesen de bu prematüre şiiri
hiç bir toprak, hiç bir tanrı kabul eylemez bilesin
tanrılar şahidimdir ki
ayık tek bir damarı olsaydı bu şiirin
ayılabilseydi düşlerinden, düşüşlerinden kendisi ölecekti zaten
şairi onu sarıp sarmayalamadan, öpüp koklayamadan…
ilhanaşıcıtemmuzikibinonsekiz
5.0
92% (11)
4.0
8% (1)