derin katmanlarda gizlidir elemler
okyanus mavisi gözlerini çağırıyorum

kitaplarda anlam arayışı
beyaz uçurum gözlerin hiç gidemediğim
okyanusları çağırıyorum

mistral rüzgarlarıyla binelim beyaz yelkenlilere gidelim kalbim
ardımızda ipek harmanili yabancıların sesi ölü bir yankı

kanatlı umudum uç git istersen
yankı bir çığlıktır sesinin renginde saydam uyanışlar
gözlerine ulaşamadım okyanusları çağırıyorum

yağmur sonrası ağıt yakan kadınların sesini dinle
karanlığı kundaklayan güneşlere aç pencereni

fırtınalar denizinde yalnızsın
yankı yankı yankı aynı çığlık
senden bana kalan yankılarını çağırıyorum

limanları kim yaktı
gece rüzgarları soğuk esiyor kıyılarından

bu sağır eden kuş çığlıklarını pencerene kim bıraktı
çözeriz belki bir gün yaşamın esrarlı anlamını
sesin yükselen ufkunda çığlıklarını çağırıyorum

kuşlar penceremize ürperiş eşiklerinden düştüğünde
aynaların yücelttiği kadınlar
keyfi pansumanlar yapıyorlar genç adamların açık yaralarına

yankısı çığlığının kalbimde sonsuza kadar
ve sevgilim alacakaranlık rüyalarım sınırların ötesinde

seviyorum seni ateşten hatalarınla
sabah oluyor şebnemli güller yüzünü anlatıyor
kah rüzgarlı kah ateşli kalbine dokunamıyorum

dün ve yarın basit bir cümle nasıl olsa
yalnızlığımın yankılarından uçurumlarda öp beni

Ömriye KARATAŞ
01.07.2018