2
Yorum
23
Beğeni
5,0
Puan
918
Okunma
..
ey felek
hiç mi doğru düzgün gitmez gönül yoluna
’sağından solundan vuruyor’ diyeceğimi biliyor
ki razılıktan çıktım
yerdeyken de vurulmaz ki !
ve iyi ki şiir dalı var
tutunmak için
ilmeği de var
asılmak için
ve mısralar
her biri nazlı çıtkırıldım
ve zarif ve yürekli
şimdi..kızgın bir esinden ödünç aldım
kelimeleri
ister incit narini
ister yolda bırak yârini
hece hece dilediğini
hoyratça kullan bilsinler derdini
geçmişe götürdüm kalemi
saba makamına uyarlasın güfteyi
bir yudum şafak dolsun
turunç koksun belleği
heyecanından çıkıyor
yüreğinin pötikaresine ilikli
sek sek düşlerin pembesi
eteğinin rüzgarı sevi meltemi
kederli yazgımın özlemi
tutkulandığım
lepiska saçlını silueti
sevda pandorası
yalın kat duyguya perde
ayrılık vuslat bekleyiş/ üçleminde
gitmek vardı ya en başından
durdurmak zamanı
resmi dondurmak
ağır bir hazana dönüşmeden ve erkenden
ayrılmak
beceremedim
seven kadınım
sözlerim altın anahtarım
ben burdayım /diyordu
yürüyordum dilimde kelepçe
gözlerinin kapalı cezaevine
ruhunun bitimsiz işkencesine
göremedim
sevda düşümü infazdaymış saçları
damarlarındaki seyahatim o nsuzluk
kalbindeki hücrem buz tutmuş
yemin bağladığım gönül gıyabına
kasvet boyalı tümceler dökmüş
sıcacık bir ilham geldi
vefalı mısralarla
sarıldı kalemimin mavi boynuna
yorgundu
usulca yatırdım şiirimin ak koynuna
belli ki ihanet
onun da gitmişti zoruna
tüm şairlere anlattım
umrumda değil artık dedim
beni bırakıp elin olması
yanı başımda gelin olması
istemedim ama intizara meyletti dilim !
hüzün dostu ilhâmlar öcüm alsın
dimağı yağmursuz çöllerde kuraklaşsın
bir harf diye seraplara yalvarsın
çürümüş gönül ağında
bir başına
şiirsiz
yalnız kalsın...
..
5.0
100% (14)