6
Yorum
22
Beğeni
0,0
Puan
4897
Okunma

Kısa Ve Öz Yorgunum
bazen zaman durur gözlerinde
ne gecem gece
ne gündüzüm gündüz
ne gurbet yordu beni
ne de hayatın akışı
hasretin vurdu beni
paramparça yüreğim
ben sana vurgunum
sana yorgunum
kıyılarıma vurup geçiyorsun
dört mevsim zirvesinde yarım kalıyor hevesim
yamalar bile fayda etmiyor yaralarıma
canım yanıyor içimde sen kanıyorsun
her gece bulut gibi savruldu hislerim yüreğine
ne darıldım sana ne de kırıldım
yıprandığım sensiz geçen yıllara üzüldüm
bu hasret bitmez bende
uyku girmez gözüme
atesinle yanarım
kanadıkça yaralarım bilmem nasıl sararım
kaç defa düştüm darıldım
hayalin karşımda ateşlere sarıldım
vuruldum kırıldım kül oldum savruldum
heb kanadın durdun içimde
sanki bir kurşun gibi saplandın yüreğime
nefes nefes çektikçe seni içime
gün geceye dayandı
alev alev tutuşan ateşim yandı
oysa sen sığındığım tek kıyımdın
ne saatler geçiyor ne de gece bitiyor
perde perde gözlerin düşüyor gecenin karanlığına
diziyorum tesbih tesbih gözyaşlarımı
içim seninle doldu taştı sancım boş yere
hasretin vurdu beni paramparça yüreğim
ben sana vurgunum sana yorgunum
titriyor bedenim açılarda yüreğim
karşımdayken gözlerin
saçların örtüyor üşüyen yanlarımı
sızlayan kalbimi
durduramadım derinden akıp giden sağanaklarımı
kaçır uzaklara durma
gözlerimde büyüyen gözlerini
oysa hiç saklayamadım zamansız derinden satır satır düşen acılarımı
nefesin nefesimde her gece
karanlığa dikiyorum gözlerimi
bir kerecik olsun göreyim diye
ve şimdi sabaha taşıyorum
düşe kalka hayallerimi
ben sana ne kırgınım
ne de dargınım
bu günüm yarınım
gülmüyor yüzüm
sensiz geçmiyor gecem gündüzüm
hasretin vurdu beni paramparça yüreğim
ben sana vurgunum sana yorgunum
Şiir_Yaralı_34/Avusturya