Sevmek birbirine değil, birlikte aynı noktaya bakmaktır. exupery
nazmon
nazmon

Anam

Yorum

Anam

( 1 kişi )

1

Yorum

1

Beğeni

5,0

Puan

789

Okunma

Anam

(Anamın ölümünün 3. yıl dönümü anısına)

(Anamın ölümünün 3. yıl dönümü anısına)

“Bir şubat daha geçmeden
Vakitli gitsem…
Şubat geçerse
Bir sene daha çekerim
Kahrını dünyanın
Ölemem,” derdin.
Hep Şubatları beklerdin.

Nihayet 2015’in
1 Şubat günü
Muradına erdin.
97 yıllık savaşına son verip
Ebedi istirahatgahına çekildin.

Bilirim çok severdin toprağı
95 yaşında bile
Aşık toprağa ve bitkilere
Uzman bir çiftçiydin.
Ama yine de yıllardır
Ebedi toprağının
Özlemi içindeydin.
*
Sen gittikten sonra
Bir daha ziyaret edemedim evini…
Çünkü evine varsam
Bulamasam
Yıkılacak dünyam
Ve anlayacağım seni
Ebediyen kaybettiğimi.

Oysa şimdi evinde
Sabah erkenden kalkmış
Sobanı yakmış
Abdestini almış da sanki
Namazını kılarken
Hayal ediyorum seni.

Sonra da yazmışsın
Sofraltını halının üstüne
Sarıp kuzinede ısıttığın ekmeğe
Saksıda yetiştirdiğin yeşillikleri
Duvarlara, tavanlara bakarak
Dalmışsın düşünce okyanuslarına
Yapıyorsun 97 yılın muhasebesini.


Oradasın biliyorum…
Çıkagelsem şimdi
Sanki tutacaksın elimi
Ve diyeceksin ki
“Aa, sen mi geldin Nazmi?”

Tut ki ne kış, ne bahar
Ne soğuk, ne soba var…
Çarkı kırılmış zamanın
Kalmış bir temmuz ortasında.
Çıkagelmişim cazıl ısıcak
Bir öğle sonrasına…
Bağırıyorum kapında
“Ana, ana, ana…”
Ses çıkmayınca
Anlıyorum ki
Gitmişsin yine komşuya.

Evin arkasına dolaşınca
Görüyorum ki
Anam kuyunun başında
Uzayan asma dalını
Ağdırıyor çırtlığa
Sohbeti koyulaştırmış komşularıyla.
“Sizin arpanız fazla geldi galiba
Aldınız başınızı gidiyorsunuz” diye
Çıkışıyordu patlıcanlara.

Patlıcanlar o sıcakta
Yemyeşil, dipdiri
Duman gibi çiçek
Ama yok meyvesi.
Anam diyor ki
“Fazla geldi bunların gübresi
Bak yukarda ki karığa
Patlıcan yüklü her biri.”
Patlıcan karığının sonunda
Yine azgın bir keleğin kolları
Uzanırken, susuz kalmış
Bir karpuzun kollarına
Anam “Su bunlara zor yetiyor
Nereden su bulayım sana?
Al bununla idare et, “ diye
Bir tas su döküyor karpuza
Geldiğimi fark etmedi hala.

Ana ne yapıyorsun diyorum
Bu sıcakta?
“Aa, sen mi geldin?
Yukarda canım sıkıldı da
Bir merhaba diye geldim koşuya
Bak bu domates diyor ki
Bir illet musallat oldu yapraklarıma
Beni hemencecik ilaçla”

Peki ana, diyorum
Bamyalar ne söyler acaba
Köklerini saran turplara?

Besinime ortak oluyorsun diye
Başlamaz mı bir çekişme aralarında?
Sonra sarıçiçekler, horoz ibikleri
Süsenler ve sümbülleri
Dağıtmışsın oraya, buraya
Çıkmaz mı aralarında bir kavga?

A benim akılsız oğlum
Sen onları insan mı sandın?
Bu kadar konu komşu varken
Ben neden bu bahçeyi komşulandım?
Kardeş kardeş geçinir benim
Patlıcanlarım, biberlerim
Bamyalarım, turplarım.

Bak birbirine karışmış kolları
Acurlarla salatalıkların
Bir kolu da çıkmış başına mısırların.
Kardeşçe paylaşırlar
Havayı, suyu, toprağı
Dertlerini bana dökerler
Ben eksiklerini tamamlarım.

Ah oğul
Bahçe emek, emek, ekmek
Ama her şeyin başı sevmek
Ve her işi güzel eylemek.
Sevgi fasulyenin mısıra sarılışıdır
Bahçenin güzelliğidir çiçek.
Daha fazla ürün için
Olur mu, bunlardan vazgeçmek.

Ana diyorum
Dağları indirmişsin bahçene
Adaçayı, çalba ve kekik
Kızılcık, salep, menekşe
Komşu yapmışsın dağları kendine
Görüyorum ki
Hepsi de pürneşe
Ve çok mutlusunuz birlikte.

Ah Nazmiiiiii!
Dağlara çıkamaz oldum gayri.
Baktım ki
Artık dağlar dost değil bana
Dedim ki
Dağları bahçeme getireyim bari.

Ah Nazmiiii!
Yaş doksan beş gayri.
Artık benim dağlarım bu bahçe
Sevgim açılır çiçeklerinde
Yaşama sevincim, umudum, geleceğim
Sebzelerinde meyvelerinde
Ve onların dost sohbetlerinde.

Ana diyorum
İyi bakmışsın komşularına
Biberler duman gibi çiçek
Fasulyeler sarılmış mısırlara
Fesleğenler karıkların başında
Cevizin altındaki nanelerin
Kokusuna karışmakta.

“Onlar anlaşırlar
Sen haydi biraz sebze topla
Götür çoluk çocuğa.
Ben ikindiyi kılıvereyim şuracıkta.
Sonra da eve çıkar
Yemek yer, çay içeriz balkonda.
Haşhaş, nohut da al
Bulguru, cevizi unutma.

Ah, anam
Daha dün gibi aramızda
Sevgi soluklu, şiir tadında
Bu konuşmalarımız hafızamda.
Nasıl kabul edebilirim ölümünü
Bunlar dipdiri
Ve tazecik dururken
Anılarımda

Oysa geçen sene İki Şubatta
Ellerimle koymuştum kabire
Ama inanmadım yine de
İnanamıyorum öldüğüne.
Meğer hiç ölmezmiş analar
Evlatlarının kalbinde.
01 Şubat 2016 Antalya

Paylaş:
1 Beğeni
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Şiiri Değerlendirin
 

Topluluk Puanları (1)

5.0

100% (1)

Anam Şiirine Yorum Yap
Okuduğunuz Anam şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Anam şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Hüseyin ışık76
Hüseyin ışık76, @huseyin-isik76
3.2.2018 09:49:22
5 puan verdi
Okurken hüzün veren bir şiir okudum. Emeğinize,yüreğinize sağlık üstat.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL