1
Yorum
4
Beğeni
5,0
Puan
774
Okunma
Gönlümü yokladım yarsız ,Yaradana sevgisiz; Kup kuru görüp, hüzünlenince; Dedemin bize nakledilen bir hatırası aklıma geldi .Onun, şiirime ilham olan anısını paylaşmak istedim,,,,,
Büyük dedem ,Merhum,Seyyid Abdusselam Çelebi ye; Bir gün bir öğrencisi(Müridi) gelir ve derki;
-Efendi Kurban kurudum, kupkuru oldum ,aşkım bitti ,bana ne oldu, bir himmet?
Çelebi Dede;
-Boş olmasa dolmaz, dahi boş olması hoştur ‘der’
Kendisine Haktan Rahmet diler, himmetlerinin daim olmasını dilerim
Boşluğa düştüm, ah boşluğa
Dünya sevgisi denen, taşlığa
Hasretim; Gönüldeki hoşluğa
Boşluk hoşluğun, feneri dediler
Bir kaşı Bismillah’ın, hayali ile
Ömür gelip geçti, vebali ile
Aşkın elifi, ‘be’nin noktası ile
Gamzesine aşk, mezarı dediler
Bakış oklaşınca; Sine, hedefleşir
Göz buluşunca, gönül sedefleşir
Aşkın miracında, gönül saflaşır
Leylar-a aşkın ‘sanem zar-ı’ dediler
Güzelin Ressam resmin yapar
Şair yazar, ozan över, âşık tapar
Her leyladan Mevla; Göz kırpar
Şeytan ,nefis,zaaf’a; Aşk pazarı dediler
Alışmak, sevmek, sevilmek başka
Aşık olup; Aşkı tanısak keşke
Kimler misafir; Gönüldeki köşke
Farkına varana ‘aşkın’ işgüzarı dediler
Aşkın eli kime değse, hoştur
Aşksız, gamsız gönül; Boştur
Boş olmasa dolmaz, boşluk hoştur
Gönül Kabe; Hak nazarı dediler
Yarsudım; Şaha,şahabendeyim
Acep sevdim’mi Şahı; Ben ne deyim?
Ten kocadı; İçim dekin fısıldayınca!
Deli divane, bunak; Serseri dediler