9
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
2354
Okunma
avuçlarımda gizli tebessümlerim eziliyor
hiç yoktan bastığın tuz yarama
saçlarının soluğu kendi sessizliğinde
bir sürgünlük benimkisi
gelip bulurken beni çığlığım
gözlerimde durmaksızın bu şehir
yitirdiğim günbatımlarına inat
söküyorum uykularımdan rüyaları
neden bin beterim her gidişte
bir uğultu duruyor
sesinin tınısında
bütün kapılar
üzerime kapanıyor
dönüp
yine sana çarpıyorum
çığ gibi büyüyorsun
şimdi şu vakitte bile
duymuyorsun beni
sabah ayaz
sen benide al gece
ört üstümü
hiçbir ölüm erken değil...
10/05/2008