Enfes bir haz saklıdır, her aşkın azabında,
Derdinden zevk almayan, ondan lezzet alamaz.
Bir ateş düşer cana, yıldırım gazabında,
Sırra mazhar olmayan, ondan lezzet alamaz.

Karmaşık bir koronun, bir dertli kemancısı,
Sevinç içinde büyür, yüreğinde acısı,
Bağrını mülk edinir, her bir hicran sancısı,
Ya sabır’ı bilmeyen, ondan lezzet alamaz.

Nedamete rastlanmaz, sevenlerin özünde,
Melankolik kor olur,bir sevdanınközünde,
Cayır cayır tutuşup, maşukunun dizinde,
Har içinde kalmayan, ondan lezzet alamaz.

Meşakkatle yol alır, gelenek buyruğundan,
Su sesi çağlamalı, kayanın yarığından,
Bir canan ki uğruna,dağların doruğundan,
Külünk sesi gelmeyen, ondan lezzet alamaz.

Bazen bir bülbül olup, nefes arar güllerde,
Bazen bir şarkı olup, dolaşıyor dillerde,
Bazen de Mecnun edip, düşürdüğü çöllerde,
Kays’ını bulamayan, ondan lezzet alamaz.

Gül dudağı umarken, kalbine diken batıp,
Budağından koparıp,kaynar kazana atıp,
Tebessüme razıyken,sağnak yağmura çatıp,
Göz yaşını silmeyen,ondan lezzet alamaz.

Cevdet Altay…..13.12.2017