İnsan alışık olduğu ve ya doğduğu şehri hiç bir zaman hiç bir kente değişemiyor.

İstanbul denildiği zaman çevremden genelde şu tepkileri alırdım. İstanbul dışında yaşayanlar İstanbul'da yaşanmaz diyor fakat İstanbul'da doğan büyüyen veya alışıp da yaşayan vazgeçilmez diyor.

Ben de bunu İstanbul'a geldiğimde anlamıştım.

Ki muazzam bir kent olmakla birlikte, Türkiye'nin her neresine gidilirse gidilsin, insan yanında mutlaka İstanbul'dan bir semt götürüyor durağına. Evet mutlaka ki her şehrimiz çok güzel. Fakat dediğim gibi, alışık olduğumuz ve doğup büyüdüğümüz yerler ile birlikte İstanbul bambaşka bir yer.

Özlüyor insan cadde kenarlarını, yoldaki satış yapan insanları, deniz kenarlarını, hele o tarih kokan manzarasını, Öyle güzel ki, bırakıp gitmek mi yoksa kalıp burada ölmek mi dercesine düşüncelere kapılıyor insan. Ki o kadar da var.

Özlem güzeldir bu büyük şehri her zaman içinizde taze ve canlı tutar. Siz anlatır bilmeyen öğrenir. dinler. Bu da güzeldir.

''


'' Ah İstanbul
levent, beşiktaş, üsküdar
ah şu uçuk kaçık akşamlar, sabahlara kadar
bir de masmavi denizde, ortaköyde bir kahve
biliyormusun,
ne de güzel yudumlanıyor seninle..''

'' topkapıdan seslendim hayata, yaşama
nice sultanlar gördüm anlattım dünyaya
bir yanda onur, bir yanda gurur
eyy gidi istanbul!
seni kalbimde, kalbinle,
yaşamak varmış kaderimde.. ''

..

Bu güzel ve anlamlı eserinizi çok beğendim. Ve keyifle okudum.

Eseri yazan kaleminiz dert görmesin. Gönülden kutlarım.

Saygılarımla.

Sevgili Kardeşim sayın: Oya Gedik'e sevgi ve saygılarımla...

Döndük Gene Sana... başlıklı şiirinizi okudum.
Özünde bir şehrengiz olan şiirdi. Şiiri okuduktan sonra bir serbest şiir nasıl bu kadar vurucu, bu kadar güzel olabiliyor diye düşündüm. Yorumlamak kolay değildi. en iyisi gönlümden geçtiği gibi yorum yapayım dedim.
Şiir yazan kişinin, şair olduğu doğrudur. Ancak şairin yazdığı her şeyin de şiir olmadığı, hergüzel sözün de şiir olmadığı da doğrudur.

Bu şiiriniz hakkındaki kişisel görüm: Gerektiği yerde gerektiği kadar mısra kullanılarak yazılmış NEFİS bir şiir olmuş.

Arkasında vezin ve kafiye desteği bulunmayan Serbest yazılan şiirlerin bir sanat ve edebi değer taşımasını sağlayacak tek etmen vardır. O unsur da şiirdeki mısraların duygu ve düşünceyi ifade ederken, anlam yüklü olması ve en etkili biçimde bu duygu ve düşünceyi ifade edebilecek donanıma sahip olması gerekirken, Duygu ve düşüncenin şiir metninin bütün yapısına etkin biçimde hakim kılınmasından geçer. Elbette bu da: Duygu ve bilgi yoğunluğunun, kültür birikimi ve doğuştan gelen edebi bir yetenek ile uyumlu ve ahenkli birlikteliğini gerektirir.

Şiir hem vezinsiz kafiyesiz yazılacak, hem de duygu ve ifade etme fakiri mısraların bir araya getirilmesi ile oluşturulacak, üstüne üstlük bir de, aşırı duygu yüklenimi ile çöken mısra yanında duygusuz ve ifadesiz kaldığı için ayağı yere basmayan havada uçuşan mısralar bulunacak; o zaman da : Bülbülün tahtında bülbülün nağmesi işitilmez olur.

Bütün bunlar göz önünde bulundurulduğunda: Sizin bu şiirinizin tamamına hakimiyetinizi ve şiire ustalıkla yön verişinizi, Duygu ve düşüncenin şiir metninin tamamına etkili ve anlamlı olarak ustalıkla aktarış üslubunuzu kutlarım.

Beğenerek ve saygı duyarak okuduğum bu şiirinize Bodrum'dan Tam Puan geliyor. Benden önce bu şiire Tam puan veren şair kardeşlerime teşekkür ediyorum.

Kardeşimin sayfasına başarılarının devamı dileği ile sevgi ve saygılarımı getirdim. Lütfen kabul buyurunuz.

Her şey sizin ve sevdiklerinizin gönlüne göre olsun.

Dr. İrfan Yılmaz. - Bodrum.