2
Yorum
3
Beğeni
5,0
Puan
1099
Okunma
Ne bir bahar, ne de bir çiçek
Yapraklar bile hazanını görmeden
Sen bütün mevsimlerimi yakıp da gittin.
Şimdi hangi gökyüzünün bulutlarını sarsam yaralarıma.
Her gece bir başka ağlar günahlarım,
Ve her gündüzde bir başka sarılır bacaklarıma.
Söyle!
Tünermiydim şu köhne meyhanenin masalarına,
Canım bu kadar yanmasa.
Bana kızma sakın,
Mezesi olmadım hiç bir masanın
Kahretsin..! içimde kör bir inanç
Sana değil bu sadakat
Anamdan bana kalan ahlakımın mayası.
Bir kez daha doldurun şimdi,
Dibine vurduğum şu kirli kadehimi
Son kez kaldırıyorum sana,
Nazdarovya...nazdarovya...
İçiyorum yokluğuna.
Bilirmisin bilmem ama
Ben hiç yıkılmadım yokluğunda.
Bana sakın acıma.
Şiirler yazdım, şarkılar dinledim
Dimdik durdum ayakta.
Sigaramın dumanından halkalar yapıp
Kaç kez geçirdim içinden senli zamanı.
Her kadehte bir şiir boğdum
Duman yutmuş şu pis duvarlara kaç şarkı astım ben hiç bilemezsin.
Anılarımı meze yaptım
Her yer ölü off of... her taraf ceset dolu
Divanlar kurdum, gerekçeler sundum.
İnfazlar ettim bilesin, kalemler kırdım.
Kadehimi hakim yaptım,
Kültablamı gardiyan.
Getirdiler seni bana oturttular masama.
Bakamadın gözlerime bee vefasız
Dudak büktün sözlerime.
Şimdi sana vasiyetimdir
Ne zor be söylemesi ooff of...
Topla bütün ölülerimi
Gerek yok musallaya yatırma
Çırılçıplak göm bir kimsesizler mezarlığına
Kalmasınlar ortada.
Son bir kadeh daha içiyorum
Bütün ölülerime, öldüremediklerime
Nazdarovya...nazdarovya...
Ben sarhoşum galiba.
Selma akkaya
5.0
100% (1)