0
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
920
Okunma

Ne zaman..
Hali ruhumun umutlarına bıraksam
Derin bir nefes ve huzur için dağların ibretine kansam
İçlenirim
O an yüreğimin titrediğini hissederim
Anlaşılmaz gaflet, zafiyet aklıma gelince hüzünlenirim
Ne kadar
Ve ne zamandan beri esaret içindeyim
Her ne kadar aklım, iradem olsa da ilimsiz durumdayım
Niçin hep
İnandık, kandık ve sormaktan sakındık
Neden güveni, samimiyeti muhakeme etmeden anladık
Yalnızdık
Sevginin, şefkatin kıtlığında yalpaladık
Bu kadar mı masraflıydı niçin bu yetiden mahrum kaldık
Asık surat
Hiddet, şiddet, tehdit sahneleri yaşadık
Oysa bizde en az hak edip yaşayanlar kadar muhtaçtık
Ezile ezile
Yaşamaya şartlandık, o an çaresiz kaldık
En neşeli, sevinçli, emin ve güven içinde yaşamaya açtık
Hep yutkunduk
Boynu bükük umutlandık, garibanlardık
Ancak böyle dağlara çıktık mı haykırmak için can atardık
Garip...
Bir hasrettir kendine çeker
Sahranın suskun kitabı okundukça ibret zerk eder
Korkuyu
Dehşeti bana hiç sorma
Ömürlük arkadaşım ve kabusum olmuştur aldırma
Benim
Nasıl yola çıkacağımı
Böyle bir cesareti nasıl alacağım endişesini taşıma
Kader
İnsanın zafiyetine, zannına
Hesapsız ve hadsiz kararlarına asla bir kılıf olamaz
Taktir
Hakkı bulunduğu her karar
Kendi yazdığı kader kitabıdır, akıl, irade niye vardır
Elbette ki
Bilinç, tedbir, şartlar esastır
Hissiyatına kapılarak yola çıkan her kim olsa zaaftır
Taktir
Hakkı kullanamadığı belalar
Kazalardan muaftır, hak rızasını bilinçli aramak haktır
Mustafa Cilasun
5.0
100% (1)